Buradasınız
1 Kasım Dünya Kobanê Günü
Kobanê’de IŞİD’in saldırılarına karşı direnen Kürt halkına destek amacıyla, dünya çapında tanınan bilim adamları, yazarlar ve siyasetçilerin çağrılarıyla 1 Kasım Dünya Kobanê Günü olarak ilan edildi. Bu kapsamda birçok ülkede ve Türkiye’nin birçok kentinde eş zamanlı eylemler gerçekleştirildi.
AKP’li bakanların günlerdir yaptıkları tehditkâr açıklamalara rağmen binlerce kişi Kobanê direnişine destek vermek için alanları doldurdu. İstanbul’da Beyoğlu Tünel’de, İstanbul Kobanê Dayanışması’nın öncülüğünde toplanan binlerce kişi Galatasaray Meydanı’na doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüş sırasında “1 Kasım Dünya Kobanê Günü, Kobanê İçin Ayaktayız” yazılı Kürtçe, Türkçe, Arapça, Rusça dövizler, IŞİD’in gerçekleştirdiği katliamları gösteren resimler taşındı. Barış Anneleri ve Cumartesi Anneleri, geleneksel kıyafetleriyle yürüyüşte ön safta yerlerini aldılar. Rojavalı Kürtler de yürüyüşe katıldılar. Demokratik kitle örgütü ve siyasi partilerin kendi flamalarıyla katıldığı eyleme, UİD-DER’li işçiler de döviz ve flamalarıyla katılarak destek verdi. Atılan sloganlarda AKP protesto edildi, Kobanê halkının mücadelesi selamlandı.
Alan, sivil ve çevik polisler, TOMA’lar ve helikopterle abluka altına alınmasına rağmen, kitle büyük bir coşkuyla Kobanê halkına desteğini haykırdı. Hayatını kaybedenler için saygı duruşu gerçekleştirildi.
Alanda ilk konuşmayı HDP milletvekili Levent Tüzel yaptı. Tüzel, 48 gündür göğüs göğse özgürlüğünü ve topraklarını savunan Kobanê halkının dünya halklarının sevgisini kazandığını vurguladı. AKP’li bakanların 1 Kasım eylemlerine yönelik açıklamalarını eleştiren Tüzel, şöyle konuştu: “Bizleri bugün sokaklarda görmek istemeyen, Kobanê’de halkların dayanışmasını kabul etmeyen, yeryüzünde bir tek iktidar varsa o da AKP hükümeti ve onun başındaki Cumhurbaşkanı-Başbakandır. Halklar IŞİD’i lanetlerken bir tek AKP hükümeti tavırsız kaldı, hatta destekledi.” Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın HDP’ye yönelik olarak sarf ettiği “HDP’den bir kez bile barış lafını duymadık” sözünü de “Utan, utan, utan! HDP’nin varlık nedeni Ortadoğu halklarının barışıdır. Demokratik, eşit ve kardeşçe yaşamıdır” sözleriyle protesto etti. Tüzel, Kobanê halkının AKP’den taleplerini yineledi: “İnsanı yardım koridoru açılsın, IŞİD’e desteği kesin, Kobanê’de demokratik dayanışma içindeki halklara saldırmayın, 6-8 Ekimde sokakları kana bulayan güçleri açıklayın, yargılayın. Tampon bölge, güvenlikli bölge, uçuşa yasak bölge sevdasından ve savaşçı güçleri eğitmek-donatmaktan vazgeçin. Bizler Suriye’de ve Ortadoğu’da barış istiyoruz. Emperyalistlerin ve çetelerin varlığına hayır diyoruz.”
Levent Tüzel’in ardından HDP milletvekili Sebahat Tuncel de bir konuşma yaptı. Tuncel, AKP’nin Kobanê ile dayanışma etkinliklerini yasadışı ilan etmesine rağmen alanlarda toplanan binlerce kişinin AKP’ye bir mesaj verdiğine dikkat çekti. Tuncel konuşmasına şöyle devam etti: “Zulme karşı direnmek bir haktır. IŞİD’in katliamlarına, tecavüzlerine, zulmüne karşı; halklara ölümü reva gören bir zihniyete karşı direnmek haktır. Biz AKP’den beklerdik ki bizimle yan yana olmasa bile, bu katliamcı zihniyetin yanında olmadığını, sokağa çıkan halkın demokratik haklarını kullanması konusunda her türlü tedbiri alacağını ifade etsin. Başbakanından İçişleri Bakanına kadar, bırakın duyarlı olmalarını, aksine sokağı tahrik eden, terörize eden açıklamalarda bulundular.” Tuncel, demokrasi, özgürlük ve barış için sokağa çıktıklarını belirtti.
Yapılan konuşmalardan sonra İstanbul Kobanê Dayanışması adına basın açıklamasını İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Doktor Samet Mengüç okudu. Açıklamada Kobanê direnişinin dünya halkları tarafından dalga dalga yayılan dayanışma eylemlerine sahne olduğu vurgulandı. Türkiye egemenlerinin dünya çapında oluşan baskıyla bazı adımları atmak zorunda kaldığı, ama bir taraftan da IŞİD’e desteğini el altından sürdürdüğü ifade edildi. Açıklamanın sonunda talepler sıralandı:
IŞİD’e yapılan her türlü destek kesilsin.
Kobanê’ye her türlü yardımın geçmesi için koridor açılsın.
Rojava’nın statüsü tanınsın.
Savaş ve işgal tezkeresi geri çekilsin.
Basın açıklaması şu sözlerle sona erdi: “Ermenek’te yerin altında suya gömdüğünüz madenciler için de Kobanê için sokağa çıkan insanlarımıza karşı giriştiğiniz katliamlar için de hesap sormaya devam edeceğiz.”
Barış
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Kuruldu
- Sel Gider Kum Kalır
- İlet’ten İliç’e Mükellefiyetten Bugüne
- Bizim Çocuklarımız Onlar
- “Eşimle Birlikte Kahvaltı Ancak Yıllık İzinde”
- İliç Maden Faciası Kadıköy’de Protesto Edildi
- DERİTEKS’e Yapılan Saldırı Eylemlerle Protesto Edildi
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
- DİSK 17. Genel Kurulu Gerçekleştirildi
- Patronların Sendika Düşmanlığına Karşı İşçiler Direnişte
- Avcılar’da 6 Şubat Depremleri Anması
- Beşiktaş’ta 6 Şubat Anması: Unutmadık!
- 6 Şubat Depremlerinde Hayatını Kaybedenler Sarıgazi’de Anıldı
- Mersin Emek ve Demokrasi Platformu: “Can Atalay Seçilmiş Milletvekilidir!”
- Can Atalay Şahsında Hedef İşçi ve Emekçilerdir
- 24 Ocak Kararlarından Bugüne Sermaye İktidarlarının Zihniyeti Değişmiyor
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...