“Almış dizginleri eline
Bir avuç vurguncu müteahhit toprak ağası
Onların kemik yalayan dostları
Onların sazı cazı villası doktoru dişçisi
...
Ülkelerin yasaklı 1 Mayıslarında
Kızgın gibidir inadına korlaşır
Doğanın barış kokan bitkisi
Özgürlüğün simgesidir kırmızı karanfil…
UİD-DER’in kızıl kortejine bakarken içimden bu mısraları geçiriyordum. Kortejimiz bir araya gelmiş yüzlerce kırmızı karanfili andırırken, canlılığı, coşkusu ile göz dolduruyordu. Sanayi havzalarından meydanlara akan işçiler bir mozaik gibiydiler. Bütün farklılıklarına rağmen ortak bir geleneğin mirasçısı olma bilinciyle bir kez daha hayran bıraktılar kendilerine.
Tüm yasaklara, baskılara, OHAL’e rağmen alanlardaydık. Ne coşkumuzu kırabildiler ne de umudumuzu. Biz yine dostlarla beraber güneşten bir sofranın başında, bir tas çorbamıza şarkılarımızı, şiirlerimizi katık eyledik. Haklı taleplerimizin sesini yükselttik sloganlarımızda. Sömürü düzeninin çarkına savurduk yumruklarımızı. Andık bizden önceki yiğitlerimizi. Mücadele ateşinin altını harladık bir kez daha bu 1 Mayısta.
UİD-DER öğretti bizlere ne olduğumuzu, kim olduğumuzu. İlmek ilmek ördü, sabah akşam fabrikalarda, grevlerde, okullarda, mahallelerde, evlerimizde. Bizleri uyandırdı o derin ölüm uykusundan. Hem de bir kardeşini uykudan uyandırır gibi. Öyle güzel, öyle temiz. Anlattı daha güzel bir dünyanın ellerimizle, bu nasırlı bu emekçi ellerimizle inşa edilebileceğini. Birbirimizi öldürmeden kardeşçe yaşayabileceğimizi. 1 Mayıs günü devasa kortejiyle alana giren UİD-DER, dosta düşmana çalışarak kazanılmış bir örgütlülüğü gösterdi. İşçilerin taleplerini haykıran, bu uğurda mücadele eden UİD-DER’li dostlara minnet borçluyum. Çünkü beni de mücadeleci bir kadın işçi yapan onların sabrı ve emeğidir. UİD-DER Yürüyor Mücadele Büyüyor!
“Almış dizginleri eline
Bir avuç vurguncu müteahhit toprak ağası
Onların kemik yalayan dostları
Onların sazı cazı villası doktoru dişçisi
...Bir seçim sürecinde daha burjuva siyasetçiler, yani patronların siyasi temsilcileri sahnedeler. Milyon dolarlık reklam kampanyaları eşliğinde, işçileri yalanlarına inandırmak için kapı kapı geziyorlar. İşçilere, emeklilere...