Buradasınız
Akdeniz’de Göçmen Katliamı Devam Ediyor
Akdeniz’deki göçmen katliamları dizisine üç büyük katliam daha eklendi. 13 Nisanda, göçmenleri taşıyan bir teknenin Libya açıklarında batması sonucunda, çoğu çocuk ve gençlerden oluşan 400 yoksul emekçi boğularak can vermişti. Daha bu emekçilerin cansız bedenlerine ulaşılmamışken, üç gün sonra 40 kişinin aynı şekilde yaşamını yitirdiği haberi geldi. Fakat facia bunlarla sınırlı kalmadı ve 19 Nisanda aynı bölgede son yılların en büyük göçmen katliamı yaşandı. Yaklaşık 700 göçmeni taşıyan bir gemi, gece karanlığında buz gibi sulara gömüldü. Sadece 28 kişinin sağ olarak kurtulduğu bu katliam artık sözün bittiği yer olmalı, ama biliyoruz ki öyle olmayacak. Nitekim bu katliamın hemen ertesi günü 300 göçmeni taşıyan bir tekne daha battı ve 20’den fazla yoksul emekçinin yaşamını yitirdiği haberi geldi.
İtalya’nın Lampedusa adasının 190 kilometre güneyinde yaşanan bu faciadan iki buçuk ay önce, yine 300 canı almıştı kapitalist düzenin karanlık suları. 2013 Ekiminde ise 360 canı. Bunlar toplu katliamlar. 20’ler, 40’lar, 50’lerse haber bültenlerini birkaç saniye işgal etmenin ötesinde bir yer etmiyor hafızalarda. Hayatını kaybedenlerin anaları, babaları, çoluk çocukları, sevdikleri için durum farklı elbette. Onlar bir ömür boyu yüreklerinin en derinlerinde hissediyorlar bu büyük acıyı, acıları.
Havaların ısındığı ve denizin sakinleştiği bahar ve yaz aylarında artıyor kaçak göçmen trafiği. Sadece Nisan ayında, bir hafta içinde 10 bin göçmen İtalyan sahil güvenlik ekipleri tarafından yakalandı. İtalya’ya geçtiğimiz yıl Afrika ve Ortadoğu'dan gelen kaçak göçmenlerin sayısının ise 170 bine ulaştığı belirtiliyor.
Savaş ve yoksulluk emekçilerin hayatını zindana çevirirken, buna paralel olarak umudu göç yollarında arayanların sayısı da hızla artıyor. Göç trafiğinin en yoğun yaşandığı bölge olan Akdeniz’de 2013 yılında 600 kişi hayatını kaybederken, bu sayının 2014’te 3500’e fırlaması aslında kapitalist vahşetin ulaştığı boyutu çarpıcı bir şekilde gösteriyor. Sadece son dört ay içinde 1500’den fazla insanın sulara gömüldüğü hesaba katıldığında, bu sayının 2015’te nerelere ulaşacağını tahmin etmek güç değil.
Kapitalizmin en kanlı yüzlerinden biri savaşlarsa, bunun bir parçası da, milyonlarca insanın yerinden yurdundan olması, hayatta kalmak için yine ölümü göze alarak göç yollarına düşmek zorunda kalmasıdır.
Ortadoğu ve Afrika’da emperyalist savaşı her geçen gün daha da genişleten burjuva güçler, katlettikleri milyonlarca insan yetmezmiş gibi, hayatta kalmak için çareyi yaşadıkları toprakları terk etmekte bulan yoksul emekçilere sınırlarını kapatıp onları bir kez daha ölümün kucağına atıyorlar. Kamyon kasalarında havasızlıktan ya da soğuk sularda boğularak ölmelerine seyirci kalıyorlar.
Türkiye de göç haritasının önemli uğrak duraklarından birini oluşturuyor. Ege Denizinde can veren göçmenlerin sayısı her geçen yıl daha da artıyor.
Gitmek istedikleri ülkelere legal yollardan girmeleri engellenen yüz binlerce insan, korkunç koşullarda illegal göçe mecbur bırakılıp ölümün kucağına atılmaktadır. Yoksul emekçilerin göç yollarında can vermemesi için, onların başına gelenlerin birinci dereceden sorumlusu olan emperyalist devletlerin sınırlarını göçmenlere açmaları gerekiyor. Ancak emperyalist güçler tam aksine sınır duvarlarını daha da yükseltiyor, sınır muhafızlarını daha güçlü silahlarla ve teknolojik teçhizatla donatıp, göçmen karşıtı yasaları alabildiğine sertleştiriyorlar. Son 15 yılda Akdeniz’de 40 bin göçmen emekçinin boğularak hayatını kaybetmesi ve son birkaç yılda ölenlerin sayısının her yıl bir öncekinin birkaç katına çıkması, kapitalizmin insan hayatını hiçe sayan kirli ve soğuk yüzünün yürek burkan yansımalarından biridir. Bu kanlı sistem yıkılmadan emekçilerin çilesi göç yollarında da, yaşadıkları ülkelerde de sona ermeyecektir.
(www.marksist.com’dan alınmıştır)
İnsan mı bunlar?
Kaynak:
- Almanya’da Grev Dalgası da Grev Hakkına Yönelik Saldırılar da Büyüyor
- İngiltere’de Yükselen Ses: “Barış ve Adalet Yürüyüşümüzü Durduramayacaklar!
- Dünyanın Dört Bir Yanında Grev ve Kitlesel Eylemlerle İşçiler Mücadeleyi Büyütüyor!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Sürüyor, Savaşa Karşı Tepki Büyüyor
- Yunanistan’da Tren Katliamının Yıl Dönümünde Genel Grev
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- Venezuela’da da İşçiler Hâlâ Toprak Altında!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri Devam Ediyor
- İngiltere’de Meydanlar: “Filistin’e Özgürlük! Ateşkes Hemen Şimdi!”
- İngiltere’de İşçiler Grev Hakkına Sahip Çıkıyor
- Dünya Meydanları: Savaşa, Düşmanlığa, Baskı ve Zorbalığa Hayır!
- Arjantin’den İrlanda’ya İşçiler Grev Diyor
- İnsanlığa Büyük Acılar Çektiren Kapitalizme Karşı Birleşelim
- Sağlık İşçileri: 2024’te Her Şeye Rağmen Mücadele!
- Meksika’dan ABD’ye Büyük Göçmen Yürüyüşü: “Suçlu Değil Uluslararası İşçileriz!”
- Avrupalı İşçiler Belçika’da Haykırdı: “Kemer Sıkmaya Hayır!”
- İngiltere’de İşçiler Filistin İçin Silah Fabrikalarını Abluka Altına Aldılar
- Avrupa ve ABD’de İşçi Grevleri
- Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Gününde Emekçiler Meydanlarda
- Dünya İşçileri Filistin Halkıyla Dayanışmayı Büyütüyor!
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Kuruldu
- Sel Gider Kum Kalır
- İlet’ten İliç’e Mükellefiyetten Bugüne
- Bizim Çocuklarımız Onlar
- “Eşimle Birlikte Kahvaltı Ancak Yıllık İzinde”
- İliç Maden Faciası Kadıköy’de Protesto Edildi
- DERİTEKS’e Yapılan Saldırı Eylemlerle Protesto Edildi
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
- DİSK 17. Genel Kurulu Gerçekleştirildi
- Patronların Sendika Düşmanlığına Karşı İşçiler Direnişte
- Avcılar’da 6 Şubat Depremleri Anması
- Beşiktaş’ta 6 Şubat Anması: Unutmadık!
- 6 Şubat Depremlerinde Hayatını Kaybedenler Sarıgazi’de Anıldı
- Mersin Emek ve Demokrasi Platformu: “Can Atalay Seçilmiş Milletvekilidir!”
- Can Atalay Şahsında Hedef İşçi ve Emekçilerdir
- 24 Ocak Kararlarından Bugüne Sermaye İktidarlarının Zihniyeti Değişmiyor
Son Eklenenler
- Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise ikinci büyük sakız ve şekerleme üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul Esenyurt’ta bulunan fabrikasında sendikal baskılar devam ediyor. Mentos, Vivident gibi markaları bünyesinde barındıran şirket sendika...
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...