Buradasınız
Bir Yılın 365 Günü Çalışmak
Kıraç’tan bir kadın işçi
Yaklaşık on aydır bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Fabrika her yıl işçileri, toplu halde senelik izne çıkartıyor. İzne çıkmadan önce işçi arkadaşlar kendi aralarında hararetli bir şekilde konuşuyorlardı. Ben de herhalde nereye tatile gideceklerini konuşuyorlar diye düşündüm. Sonrasında arkadaşlarla konuşurken meğer izin planı yapmadıklarını, nerede çalışacaklarını konuşuyorlarmış. İşçilerden birisi bana izinde ne yapacağımı sordu. Ben de annem biraz hasta onunla ilgileneceğim, sonrasında da birkaç günlüğüne bir yerlere tatile giderim, dedim. İşçi arkadaşıma “sen izinde ne yapacaksın?” diye sorunca o da bana “10 gün yevmiyeli bir yerde çalışacağım” dedi.
İşçi arkadaşlarımın birçoğu tatilde çalışacaklarını söylediler ve “kurban bayramında ziyaretlere gitmek için harçlık lazım” dediler. Aslında biz işçilerin içine düştüğü bu durum içler acısı. Bir yılın 365 günü çalışmakla geçiyor. İşçiler için dinlenmek, tatile gitmek lüks haline gelmiş durumda. Ücretlerimiz düşük olduğu için izinlerimizi çalışarak değerlendiriyoruz. Patronlar biz işçilere insan gözüyle bakmıyorlar. Bizlerin de tatile, dinlenmeye, ailemizle ve sevdiklerimizle vakit geçirmeye ihtiyacımız var. Patronlara baktığımızda tatillerini hangi ülkede yapacaklarını düşünüyorlar. Biz işçilerse bayram ziyaretinde kaç para harcarız diye düşünüyoruz.
Patronlar bizleri sömürerek sırtımızdan paralar kazanıyorlar. Bunun da tek nedeni şu; işçiler olarak birlik değiliz. İşçiler olarak bilinçlenip hakkımızı aramalıyız. Patronların biz işçilerden çaldığı yaşamlarımızı geri almak için mücadele etmeliyiz. İnsan gibi çalışıp insan gibi yaşamak istiyoruz!
Elleri Var Özgürlüğün
Dünyada Grevler ve Dayanışma Eylemleri
Son Eklenenler
- Siyasi iktidar ve sermaye sınıfı yasa kural tanımadan işçilerin haklarını gasp ediyor. Bu saldırılara işçilerin cevabı ise mücadele etmek, boyun eğmemek oluyor. 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta Manisa Turgutlu’da yürüyüş ve basın...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER’in, “Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” şiarıyla düzenlediği etkinlikler dizisi İstanbul Avrupa Yakası ve Mersin’deki etkinliklerle son buldu.
- Kocaeli İSİG Meclisi ve Eğitim-Sen 1 No’lu Şube, MESEM aracılığıyla öğrencilerin sermaye için çocuk işçi yapılmasına karşı 16 Martta basın açıklaması düzenledi.
- Patronlar iş barışını “patronla işçi arasında uyum, saygı ve güven ortamı” olarak tanımlıyorlar. Peki, patronun işçiyi sömürmesi üzerine kurulu bir sistemde saygıdan, barıştan söz edebilir miyiz? İş barışı söylemini dillerinden düşürmeyen patronlar...
- Malum, Şubat ayını geride bırakıp baharın gelişini müjdeleyen Mart ayına girdik. Fakat içimiz bahar sevinciyle dolmak bir yana daha da kararıyor. Ama bunun tek nedeni hava değil. Atalarımız “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” demişler....
- Ücretlerimizin yükseltilmesini talep ettiğimiz her dönemde, biz işçilere “açgözlü”, “nankör” yaftası yapıştırılır. İktidar sahiplerinden tutun da, daha fazla kâr etmek için hayatlarımızı cehenneme çeviren patronlara kadar sermaye sınıfının zihniyeti...
- İşçilerin pek çok sektörde hak gasplarına karşı verdikleri mücadeleler sürüyor. Antep’te bulunan Sayın Tekstil fabrikasında 200’ü aşkın işçinin ek zam talebiyle 9 Martta başlattığı iş bırakma eylemi devam ediyor. 14 Martta sendikaları BİRTEK-SEN’le...
- Toplumun ezenler ve ezilenler olarak ikiye bölündüğü bir sistemde gerçek adalet ve barış olamaz. Ama gerçek adaleti ve barışı isteyenler olur ve onlar ezilen sınıflardır, kadın erkek işçiler ve emekçilerdir. Dünden bugüne Fransa’dan Türkiye’ye...
- Hepimizin bildiği üzere kısa bir süre önce 2023-2025 MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi grev aşamasında son buldu. Birden çok fabrikada MESS’e bağlı olsun veya olmasın hareketli süreçler yaşandı. Çünkü alınacak ücret başka fabrikadaki işçilerin alacağı...
- Pek çok işçi kardeşimiz grev ve direnişlerde “biz ekmeğimizin peşindeyiz” derler. Bununla ekmeklerini korumak dışında bir amaçları olmadığını anlatmaya çalışırlar. Fakat kısa zamanda ekmeklerini koruyabilmek için sendikaya üye olma, grev, gösteri,...
- TÜİK’e göre Türkiye’de göreli yoksullaşma da azalıyormuş! Ülkedeki ortalama gelirin yüzde 50’si yoksulluk sınırı olarak kabul edildiğinde 2013 yılında göreli yoksulluk oranı yüzde 15 iken 2023 yılında yüzde 13,9’a düşmüş. Pek çok uzman Cumhuriyet...
- Erzincan İliç’te bulunan siyanürlü altın madeninde meydana gelen faciada 9 madenci kardeşimiz hâlâ göçük altında. Siyanürlü liç yığınının çökmesinin ardından siyanürün yanı sıra çeşitli ağır metaller de suya ve toprağa karıştı. Madenin sahibi yerli-...
- Çalıştığım işyerinde Tuncay isimli bir arkadaşımız var. Tuncay eşinden ayrılmış, çok şeker bir oğlu var, hayatta belki de tek tutunacağı dal o kalmış. Gözlerinde “şişe dibi” diye tabir edilen bir gözlük, ayağının biri topal, iki kulağında da işitme...