Buradasınız
Bizim Takımımız İşçi Sınıfı
Esenler’den bir işçi
Sistemin biz işçi-emekçilerin yaşamının bir parçası haline getirmiş olduğu bir spordur futbol. Bugün neredeyse her insan, kendisi oynamasa bile, var olan futbol takımlarından birinin taraftarıdır. Özellikle erkekler arasında çok yaygın olan futbol oynamak, maçları izlemek, maçlar üzerine tartışmalar yürütmek neredeyse günlük konu haline gelmiştir.
Futbol oynamayı pek beceremem, işin aslına bakarsanız taraftarı olduğum bir takım var fakat durumu nedir onu da pek bilmem. Hangi takımı tutuyorsun diye soran olursa onu söylerim. Oysaki ne maçlarını izlediğim vardır ne de takımda hangi oyuncular var bilirim. Kulaktan duyduğum oyuncu isimleri varsa onu bilirim.
Fakat günümüzde futbol oyuncusuyla, topuyla, formasıyla, ayakkabısıyla, çalışanlarıyla büyük bir sektör halini almış durumda. Üretim alanını düşündüğümüzde korkunç derecede sömürü, tüketim alanını düşündüğümüzde muazzam derecede kâr. Ve takımların taraftar gruplarını düşündüğümüzde binlerce, milyonlarca insan. Kim bu, milyonlarla ifade edilen taraftarlar? Dedim ya, yaşamımızın bir parçası haline gelmiş futbol. Toplumsal yaşamın her alanından insan var bu taraftar kitlesinin içinde. İşçisi de var, öğrencisi de, köylüsü de, esnafı da…
Direnişteki UPS işçilerini ziyarete gittiğimde, çeşitli futbol takımlarının formalarını taşıyan bir taraftarlar grubunun direnişçi işçileri ziyarete geldiğini gördüm. Ortalık birbirinden farklı takımların taraftarlarının renk cümbüşüne dönmüştü. Taraftarı oldukları takımlar sahada birbirini yenmek için çaba sarf ederken, onlar birlikte direnişteki işçileri ziyaret etmişlerdi. Tüm takımların taraftarları, üzerinde “grev gözcüsü” yazan formalar getirmişlerdi. Gelenler her şeye rağmen birlikte hareket etmenin önemini anlayan insanlardı ki “UPS işçisi yalnız değildir!”, “Yaşasın sınıf dayanışması!” sloganları atıyorlardı. Belki bir fabrika işçisi ya da bir işyerinde çalışan emekçi. UPS işçileriyle birlikte alanda maç yaptılar. Güzel bir görüntüydü doğrusu. Birlikte sohbet edildi, birlikte sloganlar atıldı, birlikte dayanışmanın önemi haykırıldı.
İşçi sınıfının bir bütün olduğunu unutmamalı, patronların bizleri din, dil, ırk, renk vb. şekilde ayırmasına karşı çıkmalı ve işçiler olarak aynı tarafta yer almalıyız. Bizim takımımız belli. İşçi sınıfı bizim takımımız. Rakibimiz ise patronlar sınıfı. Onları yenmek için örgütlenmeli ve mücadele etmeliyiz.
Yaşasın örgütlü mücadelemiz!
18 Yaşlarında Gelen Ölümler
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...