Buradasınız
Brillant’ta İşten Atmalar Devam Ediyor!
Brillant mağduru bir işçi
Ben BRİLLANT fabrikasında 8 yıllık bir işçiydim. Bugüne kadar gece gündüz demeden sürekli çalıştım, tüm fazla mesailere kaldım. Aylıklarımız ve fazla mesailerimiz geç ödendi, herkes gibi ben de sesimi çıkarmadım. Her ay onlarca arkadaşımız işten atıldı, biz işçiler için bu normal bir şey gibiydi. İşten atılan arkadaşlarımızın tazminatsız yollanması, kimilerinin üzerinde baskı kurulup istifa etmesinin sağlanması normal bir olay haline gelmişti. Ama UİD-DER’le tanışınca yapılanların haksızlık olduğunu kavradım. Özellikle son dönemlerde maaşların ödenmemesiyle birlikte bu haksızlıklara ses çıkarmaya başladık. Bunun sonucunda bazı arkadaşlarımız haksız yere işten atıldı ve hiçbir gerekçe gösterilmedi. Elimden geldiği kadar işten atılmış arkadaşlarımla dayanışmaya ve mücadele etmeye çalıştım.
Sırf bu yüzden yıllarca emek verdiğim halde BRİLLANT yönetimi bana düşmanca davranmaya başladı. Sürekli bölümüm değiştirildi. İki dakikalığına tuvalete gittiğim için adeta sorguya çekildim. Nihayetinde, artık fazla mesailere kalmayacağımı söylememi bahane göstererek beni de işten çıkarttılar. Ama pişman değilim, hakkımı aradığım ve hakkını arayan işçi arkadaşlarıma destek olduğum için işten atıldım. Şimdi ben de atıldığı halde mücadeleye devam eden arkadaşlarımın yanında yerimi alacağım. Hakkımı aramaya, içerdeki arkadaşlarımı örgütlemeye, mücadele etmeye devam edeceğim.
Tüm bu süreçten çıkardığım bazı dersler var. Birincisi örgütlülüğün önemidir. Eğer UİD-DER’e gidip gelmeseydim haklarımın neler olduğunu asla öğrenemeyecek ve koyun gibi boyun eğmeye devam edecektim. Belki halen işte çalışıyor olacaktım, ama ne pahasına? İnsanlığımın farkına varmadan, günde 12 saat, haftada 7 gün ve asgari ücrete. Ve sonunda ya bir iş kazasına kurban gidecektim ya da siparişler azaldı diye işten atılacaktım. Yani kaybedeceğim bir şeyim zaten yoktu. Daha da önemlisi, tüm bu sömürü koşullarına kölece boyun eğmeye devam etseydim ne insanlığımdan ne de geleceğimden eser kalmayacaktı. Farkına vardığım ikinci önemli ders de şudur, patronlara ve onların emrindeki yöneticilere asla güvenmemek gerekiyor. Bizler ne kadar çalışırsak çalışalım, ne kadar fedakârlıkta bulunursak bulunalım, işlerine gelmediğinde kapının önüne koyuluyoruz. Kimse de çok çalıştınız diye madalya vermiyor.
Biz işçiler sustukça kaybediyoruz, ama bir iki kişinin konuşmasıyla da olmuyor. Yani tüm işçi kardeşlerimizle birlikte hakkımızı aramamız gerekiyor. Biz hakkımızı aramazsak, patronlar ve onların yalakaları hakkımızı gaspediyor, bizlere de eşek gibi çalışmak ya da kapı dışarı edilmek kalıyor. Köle gibi çalışmamak, insan olduğumuzun farkına varmak, fazla mesailerle bir ömür tüketmek yerine hakkımızı arayıp birlik olursak işte o zaman kazanırız. İnsan tek başına hiçbir şey yapamaz. Biz işçilerin birlik olup mücadele etmekten başka kurtuluşu yok.
Yaşasın işçilerin mücadele birliği, kahrolsun patronların sömürü düzeni!
- Patronların Hak Arayan İşçiye Tahammülü Yok
- Xiaomi Salcomp’ta İşten Atmalar Protesto Edildi
- Hacettepe Üniversitesi’nde İşten Atma Saldırısı
- Ezberler ve Gerçekler: “İş Çok, İş Beğenen Yok!”
- Cumhuriyet Gazetesinde Sendikalı İşçi Kıyımı
- Esenyurt’ta A101 İşçisi Kod 46 ile İşten Atıldı
- 65 İşçiyi Daha İşten Çıkardılar
- Ekmekçioğulları Metal’de İşten Atma Saldırısı
- Özer Elektrik’te İşten Atmalar Protesto Edildi
- İşten Çıkarma Yasağı İşten Çıkarmayı Engelliyor mu?
- Akwel’de İşten Atmalara Karşı İş Durdurma Eylemi
- TPI Kompozıt’te İşten Atma Saldırısı
- VIP Tekstil’de İşten Atmalar Protesto Edildi
- DERİTEKS, Üyelerinin İşten Atılmasını Protesto Etti
Son Eklenenler
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...
- İktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin haklarına pervasızca saldırıyor, işçiler mücadele ediyor. Adıyaman Besni’de Mega Polietilen fabrikasında ücret gaspına karşı başlayan direniş sonuç verdi, işçilerin 2 aylık ücretleri yatırıldı....
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...