Buradasınız
Davutoğlu’nun “Önlemleri” Patronların Ödülü
Art arda gelen işçi katliamlarının baş sorumlusu AKP hükümetinin Başbakanı, “iş kazalarını önlemek” için hayata geçirecekleri uygulamaları anlattığı bir basın toplantısı düzenledi. Ahmet Davutoğlu, bu toplantıda yaptığı açıklamalarla iş kazalarını önleme konusunda hiçbir ciddi girişimleri olmadığını, tek dertlerinin işçileri oyalamak ve bu arada patronları semirtmek olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’i, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ı ve Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’ı yanına alan Başbakan Davutoğlu, iş kazalarına karşı en etkili önlemini şöyle açıkladı: “Yaptırımlarda ödül-ceza dengesi getireceğiz, iş kazası olmayan işyerlerini ödüllendireceğiz. Örneğin çok tehlikeli iş kategorisindeki bir firmada 3 yıl içinde iş kazası yoksa işsizlik primini %2 değil %1 olarak tahsil edeceğiz. Ancak ölümlü iş kazası meydana gelen bir işyerinde %2 değil %3 olacak.”
Davutoğlu’nun bu açıklamasını biz işçiler şu şekilde okuyabiliriz: “Ey işverenler, ne yapın edin işyerinizde ölümlü iş kazası olmasının önüne geçin. Geçemezseniz de en azından bunu gizleyin, üstünü örtün. Size yeni kıyaklar yapabilmemiz için 3 yıl dişinizi sıkın, iş kazalarını örtbas edin! Gizleyemediniz mi? Olsun, canınız sağ olsun. Altı üstü işsizlik primi miktarınızı %1 arttırmak zorunda kalacağız!”
Davutoğlu, basın toplantısında sözde iş kazalarını engellemek üzere pek çok “tedbir” daha sıraladı. Bunların içinde işçinin güvenli olmayan çalışma ortamında çalışmayı reddetme hakkı olacağı da var. Güya patronlar işçiyi üretime zorlayamayacak. Oysa bu madde zaten İş Güvenliği Yasasında vardı. Ama kâğıt üzerinde şık dursa da patronlar üzerinde hiçbir bağlayıcılığı yok. Bundan sonra da olmayacak. Soma faciasının ardından hiçbir önlem alınmadan, hiçbir denetim yapılmadan tüm madenler açıldı. İşçiler işsizlikle tehdit edilip madenlere indirildiler. Ermenek’te ve daha pek çok maden bölgesinde işçiler ölmeye devam ettiler.
Sorulması gereken pek çok soru var: Davutoğlu, sıraladığı bu “önlemler” için kime danışmıştır? Bu önlemlerin etkili olup olmayacağını hangi işçiye hangi sendikaya sormuştur? Adeta patronlara kıyak anlamına gelen bu “önlemler”le hedeflenen nedir? Sözde madencilik konusunda örnek alınan ülkelerdeki hangi iş güvenliği ve işçi sağlığı tedbirleri dikkate alınmıştır? Hükümet, yaşam odasını zorunlu tutmaktan neden kaçınmaktadır? Maden şirketlerine 250 milyon lira ayrılırken işçi ücretleri neden açlık sınırının altında tutulmaktadır? Uluslararası bir standart getiren uluslararası madencilik uygulamasının 176. Maddesi neden imzalanmamaktadır?
Davutoğlu, aynı toplantıda maden arama tekniklerinin geliştirileceğini ve yeni madenler açılacağını da söyledi. Gerekli önlemler alınmadan, denetimler yapılmadan, işçilerin canını hiçe sayan patronlar en ağır biçimde cezalandırılmadan açılacak her maden daha fazla işçinin ölmesi demektir.
UİD-DER’in “İş Kazaları Kader Değildir, İşçi Ölümlerini Durduralım!” kampanyasında işçilerin talepleri ortaya konmuştu. UİD-DER’in kampanyasında ortaya koyduğu, yüz binlerce işçinin desteklediği talepler hayata geçirilmelidir. Hükümetin laf salatasına karnımız tok! UİD-DER’in kampanya taleplerini hayata geçirmek için mücadeleye!
İş sağlığı ve güvenliği kurulları tüm işyerlerinde kurulsun ve işçilerin yönetimine verilsin, bu kuruldaki işçi temsilcilerinin işten atılması yasaklansın!
İşyeri hekimlerinin ve iş güvenliği uzmanlarının ücretleri, patronlar tarafından finanse edilen ve sendikaların ve meslek örgütlerinin denetiminde olan bir devlet fonundan karşılansın!
Gerekli önlemleri almayan, denetimleri engelleyen patronlara ağır para ve hapis cezaları getirilsin!
İşçilere, gerekli önlemler alınmadığı takdirde topluca üretimi durdurma hakkı tanınsın!
Ağır ve tehlikeli işlerde gece vardiyaları yasaklansın!
Ücretler yükseltilsin, iş saatleri düşürülsün!
Taşeron sistemi yasaklansın!
Tüm madenler işçi denetimi altında devletleştirilsin! Üretim koşulları üzerinde işçilerin söz ve karar hakkı olsun!
Barış
Umudu Büyütelim
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
- Çıraklık Okulları ve Örgütlenme İhtiyacı
- Amasra’nın Anlattığı: Her Şeyin Başı Örgütlülük!
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Kuruldu
- Sel Gider Kum Kalır
- İlet’ten İliç’e Mükellefiyetten Bugüne
- Bizim Çocuklarımız Onlar
- “Eşimle Birlikte Kahvaltı Ancak Yıllık İzinde”
- İliç Maden Faciası Kadıköy’de Protesto Edildi
- DERİTEKS’e Yapılan Saldırı Eylemlerle Protesto Edildi
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
- DİSK 17. Genel Kurulu Gerçekleştirildi
- Patronların Sendika Düşmanlığına Karşı İşçiler Direnişte
- Avcılar’da 6 Şubat Depremleri Anması
- Beşiktaş’ta 6 Şubat Anması: Unutmadık!
- 6 Şubat Depremlerinde Hayatını Kaybedenler Sarıgazi’de Anıldı
- Mersin Emek ve Demokrasi Platformu: “Can Atalay Seçilmiş Milletvekilidir!”
- Can Atalay Şahsında Hedef İşçi ve Emekçilerdir
- 24 Ocak Kararlarından Bugüne Sermaye İktidarlarının Zihniyeti Değişmiyor
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...