Buradasınız
Emekçi Kadınlar 1 Mayıs’a, Örgütlü Mücadeleye!
Emekçi kadın kardeşlerimiz, işçi sınıfının kadınları!
Bizler yaşamı zorluklarla ve çilelerle dolu kadınlarız.
Çünkü bizler işçi sınıfının kadınlarıyız.
Bir yandan patronların sömürüsü, bir yandan erkek egemen bir toplumda kadın olmanın zorlukları…
İki kere eziliyoruz. Yaşadığımızın adı çifte ezilmişlik!
Sabahın erken saatlerinden akşamın geç saatlerine kadar çalışıyoruz.
Çocuk bakımı bizim sırtımızda.
Evin hiç bitmeyen, yıpratıcı ve bıktırıcı işleri bizim sırtımızda.
Kadın olduğumuz için bu işler bizim vazifemiz sayılıyor. Yükümüzü paylaşan yok!
İşyerlerinde alın teri döküyoruz, sigortasız, sendikasız, düşük ücrete…
İş kazalarının, meslek hastalıklarının kurbanları oluyoruz.
Kriz dönemlerinde işten ilk atılanlar biz oluyoruz.
Başbakan gemi azıya almış, üç çocuk, beş çocuk doğurmamız gerektiğini buyuruyor.
Hamile kalsak çalışma koşullarımız düzeltilmiyor ya da işten atılıyoruz.
Sırf kadın olduğumuz için kendi işimiz dışında temizlik, çay servisi gibi başka işleri yapmaya zorlanıyoruz. Ustabaşlarının, müdürlerin tacizine uğruyoruz.
Sonra tıkış tıkış ulaşım araçlarında evimize dönmeye çalışıyoruz.
Sinirlerimiz gerilmiş, bedenimiz yıpranmış vaziyette evimize gittiğimizdeyse ikinci mesaimiz başlıyor. Yemek, bulaşık, temizlik, çocukların ödevleri…
Yeterince uyumaya bile zaman kalmıyor.
Sonra yine sabah oluyor ve bu kısır döngü içinde hayatımız sönüp gidiyor.
Ne diyorlar bize?
“Saçı uzun aklı kısa”, “sen kadınsın ne anlarsın?”, “kadın dediğin dizini kırar evde oturur”, “kızını dövmeyen dizini döver”, “kadınsın, o halde temizliği sen yapacaksın, çocuğa sen bakacaksın, yemeği sen yapacaksın.”
Erkek egemen sistemde irademiz yok sayılıyor, pasif olmamız bekleniyor.
Ailelerimizdeki erkekler, eşlerimiz “namusumuzun bekçiliğini” yapmaya kalkışıyorlar.
Ne zaman evleneceğimize, kaç çocuk doğuracağımıza, ne giyeceğimize, saat kaçta eve döneceğimize, çalışıp çalışmayacağımıza başkaları karar veriyor.
Kapitalizmin yarattığı yozlaşmanın bir sonucu olarak şiddetin ve cinayetlerin kurbanı oluyoruz.
Evlatlarımız savaşa ve ölüme yollanıyor, evlat acısına boğuluyoruz.
Savaşın, sefaletin en büyük kurbanları biz oluyoruz.
Emekçi kadınlar, kardeşler!
Gelin bu gidişe dur demek için biraraya gelelim.
Gelin hep beraber, yaşamın dışına itilmeye, yok sayılmaya, çifte ezilmeye karşı irademizi ve gücümüzü ortaya koyalım.
Önümüz 1 Mayıs.
1 Mayıs kadın işçilerin erkek işçi kardeşleriyle beraber yarattığı bir mücadele günüdür. Bizim günümüzdür!
1Mayıs İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma günüdür.
Biz emekçi kadınların erkek egemen kapitalizme karşı 1 Mayıs’ta, alanlarda söyleyecek çok sözü var.
Tüm gücümüzle haykıracağımız taleplerimiz var.
Emekçi kadın kardeşler!
Gelin işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma gününde UİD-DER saflarında emekçi kadınların sesini dosta düşmana duyuralım! Sesimize ses, gücümüze güç katalım.
Gelin hep birlikte haykıralım:
Kadınız, eşit işe eşit ücret istiyoruz!
Kadınız, evlerimize hapsolmak istemiyoruz!
Kadınız, şiddete, tacize karşı çıkıyoruz!
Kadınız, tüm kadınların çalışabilmesi için her işyerine kreş istiyoruz!
Kadınız, doğum izni ve emzirme izninin uzatılmasını istiyoruz!
Kadınız, emeğimizin yok sayılmasına itiraz ediyoruz!
Kadınız, kimsenin kölesi olmak istemiyoruz!
Kadınız, bütün bu taleplerimiz için bu yozlaşmış sömürü düzenine karşı erkek işçi kardeşlerimizle birlikte mücadele vermek istiyoruz!
Yaşasın 1 Mayıs, Yaşasın Emekçi Kadınların Ekmek ve Gül Mücadelesi!
Emekçi Kadınlar Örgütlü Mücadeleye!
UİD-DER Kadın Komitesi
Fabrika Kızı
Son Eklenenler
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...
- İktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin haklarına pervasızca saldırıyor, işçiler mücadele ediyor. Adıyaman Besni’de Mega Polietilen fabrikasında ücret gaspına karşı başlayan direniş sonuç verdi, işçilerin 2 aylık ücretleri yatırıldı....
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...