Buradasınız
Fazla Çalışma Kalp Krizine Yol Açıyor
Türkiye’de haftalık çalışma saati 70-75 saate kadar çıkıyor. Çoğu işyerinde günlük çalışma süresi 12 saatten bile fazla. Yasal sınırı çok aşan süreler boyunca çalışan işçilerin kalp krizine yakalanma riski de artıyor. Avrupa’da sağlık alanında yayın yapan The Lancet dergisi, fazla çalışmanın kalp krizi riskini arttırdığını ortaya koyan bir araştırma yayınladı. Araştırmanın sonuçlarına göre, haftalık çalışma süresi 55 saat ve daha uzun olan işçilerin, 35-40 saat olanlara göre kalp krizi geçirme riski yüzde 33 daha fazla.
The Lancet dergisinin yayınladığı sağlık raporu, Avrupa ülkeleri, ABD, Avustralya ve Türkiye’de toplam 603 bin 838 kadın ve erkek çalışan üzerinde 7 yıl boyunca yapılan 25 araştırmanın sonuçlarını içeriyor. Risk analizinde sigara ve yüksek alkol tüketimi ile çalışma temposunun etkisi de hesaba katıldı. Buna göre,
- Haftada 41-48 saat çalışanlarda yüzde 10 olan kalp krizi riski,
- Haftada 49-54 saat çalışanlarda yüzde 27’ye,
- Haftada 55 saat ve daha fazla çalışanlarda yüzde 33’e çıkıyor.
- Haftalık çalışma saatlerinin uzunluğu koroner kalp hastalığı riskini yüzde 13 oranında arttırıyor.
Araştırma sonuçları hakkında dergiye açıklamalarda bulanan İsveç Umea Üniversitesi’nden Urban Janlert, bazı ülkelerde çalışma saatleriyle ilgili yapılan yasal düzenlemelerin her zaman uygulanmadığına dikkat çekerek Türkiye’nin durumunu örnek verdi. Janlert, Türkiye’nin gelişmekte olan ülkeler arasında, en uzun çalışma saatlerine sahip ülke olduğunu söyledi. Türkiye’de haftada 50 saatten fazla çalışanların oranı yüzde 43. Hollanda’da ise bu oran yüzde 1’in altında.
Türkiye’de haftalık çalışma süresi iş yasasına göre 45 saat. Yine iş yasasına göre bir işçiye, rızasının alınması koşuluyla, bir yılda en fazla 270 saat fazla çalışma yaptırılabilir. Yılda 270 saat, haftada ortalama 5 saate denk geliyor. Bu hesaba göre haftalık çalışma süresinin 50 saati geçmemesi gerekiyor. Üstelik 50 saat geçilmemesi gereken en üst sınırdır. Oysa uygulamada iş saatlerinin sendikalı işyerlerinde bile sınırı geçtiği biliniyor. 2012’de DİSK/Sosyal-İş’in yaptığı bir araştırmaya göre,
- İşçilerin yüzde 17,4’ü haftada 50-60 saat
- Yüzde 19,5’i 60-71 saat,
- Yüzde 8’i ise 72 saatten fazla çalışıyor.
Bu rakamlara göre işçilerin yüzde 44,9’u haftalık 50 saatin üzerinde çalışıyor. Bu oranla Urban Janlert’in verdiği oran birbirine olukça yakın.
TÜİK’in yayınladığı bir rapor, 2014 yılında kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin oranının yüzde 40,6 olduğunu gösteriyor. Raporda her yıl sürekli bu oranın arttığına dikkat çekiliyor ama çalışma koşullarındaki kötüleşmenin bu orandaki rolüne değinilmiyor. Fakat verimliliğin arttırılması adı altında artan çalışma temposu ve çalışma saatlerinin artışına paralel olarak kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin artması dikkat çekiyor.
Çalışma saatlerinin yasal sınırların üzerinde uzatılması, yasaların Türkiye’de kâğıt üzerinde kaldığını gösteriyor. Gerekli denetimler yapılmıyor, patronun ihmal veya kusuru olduğunda sorunun üzerine gidilmiyor. İşçinin sağlığını değil patronun çıkarını koruyan sermaye düzeninin hükmünü icra ettiği bir ülkede, uzun çalışma saatlerinin sonuçlarına katlanan da işçiler ve aileleri oluyor. Patronların işçinin sağlığıyla istedikleri gibi oynayabilmelerinin, devletinse denetim görevini yerine getirmemesinin nedeni, gerçekte işçi sınıfının örgütsüzlüğüdür. İşçi sınıfı patronlara karşı birlik olup hakları için mücadeleyi yükseltmeli ki, çalışma saatleri yasal sınırlarına çekilsin ve onun da altına düşürülsün. Günümüzde çalışma sürelerinin çok daha fazla kısaltılabileceği, üstelik işçilerin ücretleri düşürülmeden bunun yapılabileceği biliniyor. Gerçekte çalışma saatleri günlük 8 saatin yarısına kadar dahi kısaltılabilecek durumdadır. Hükümetin asgari ücret belirleme sürecinde, ‘asgari ücreti arttırırsak patronlar batar’ dediğine aldanmayalım. Asgari ücreti arttırmak için kaynak bulamayan hükümetin, savaş bütçesini nasıl arttırdığını, cumhurbaşkanı ve başbakana örtülü ödenek adı altında büyük bir ödenek ayırdığını, gerekli olmadığı halde saraylar inşa ettiğini, vekil maaşlarını her fırsatta arttırdığını, danışmanlarına yüksek ödemeler yaptıklarını biliyoruz.
İş saatlerinin kısaltılması, ücretlerin yükseltilmesi için UİD-DER bir kampanya yürütüyor. İşçiler, uzun çalışma saatleri boyunca, yorucu bir tempoyla çalışma dayatmasına karşı UİD-DER’in kampanyasına destek vermelidir. Sağlık sorunlarının kaynağı olan patronların kâra, işçi sömürüsüne dayalı düzenine karşı işçiler, UİD-DER’li işçilerle mücadele saflarına katılmalıdırlar. Sağlığımızı korumanın tek yolu budur: Mücadele etmek!
HAYIR De!
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Kuruldu
- Sel Gider Kum Kalır
- İlet’ten İliç’e Mükellefiyetten Bugüne
- Bizim Çocuklarımız Onlar
- “Eşimle Birlikte Kahvaltı Ancak Yıllık İzinde”
- İliç Maden Faciası Kadıköy’de Protesto Edildi
- DERİTEKS’e Yapılan Saldırı Eylemlerle Protesto Edildi
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
- DİSK 17. Genel Kurulu Gerçekleştirildi
- Patronların Sendika Düşmanlığına Karşı İşçiler Direnişte
- Avcılar’da 6 Şubat Depremleri Anması
- Beşiktaş’ta 6 Şubat Anması: Unutmadık!
- 6 Şubat Depremlerinde Hayatını Kaybedenler Sarıgazi’de Anıldı
- Mersin Emek ve Demokrasi Platformu: “Can Atalay Seçilmiş Milletvekilidir!”
- Can Atalay Şahsında Hedef İşçi ve Emekçilerdir
- 24 Ocak Kararlarından Bugüne Sermaye İktidarlarının Zihniyeti Değişmiyor
Son Eklenenler
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...
- İzmir Gaziemir Ege Serbest Bölgesinde bulunan Gates Endüstriyel Metal Kauçuk fabrikasında 8 Martta başlayan grev kazanımla sonuçlandı. 18-19 Martta Enerji-Sen öncülüğünde iş bırakarak İBB önünde seslerini duyuran İstanbul Enerji AŞ işçilerinin...