Buradasınız
Gebzeli İşçilere UİD-DER’in Kampanyası Duyuruldu!
UİD-DER’in yeni başlatmış olduğu “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya Hayır” kampanyası, 21 Aralık Pazar günü Gebze Eski Çarşı’da bir basın açıklamasıyla işçilere duyuruldu.
Saat 15.00’da Çeşme önünde toplanan işçiler, “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya Hayır” pankartı açtılar; “Mesailer Değil Ücretler Yükseltilsin”, “Sefalet Ücretine Hayır”, “Bütün İşsizlere İş, İş Saatleri Kısaltılsın”, “Taşeron Yasaklansın” dövizleri taşıdılar. Gebzeli işçileri bu kampanyaya destek vermeye çağırdık. Farklı sektörlerden işçilerin katılımıyla yapılan basına açıklamasına, çevredeki işçilerin ilgisi büyüktü. “Taşeron Çalışma Yasaklansın!” “Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!” “Mesailer Değil Ücretler Yükseltilsin!” “Daha Yüksek Ücret Daha Kısa İşgünü!” sloganlarıyla basın açıklamasına geçildi.
UİD-DER temsilcisi tarafından yapılan basın açıklamasında şöyle denildi: “Türkiye’de 7 milyon işçi asgari ücretle çalışıyor. Milyonlarcası ise asgari ücretin biraz üzerinde ücret alıyor. Neden tüm yaşamı üreten işçiler bu sefalet ücretine veya 50 ile 100 lira fazlasına çalıştırılıyor? 10 Milyondan fazla işçinin sigortası yok. Neden? Sadece ücretlerimiz düşük değil, iş saatlerimiz de alabildiğine uzun ve çalışma koşullarımız ağır. Pek çok işyerinde iş günü 12 ila 14 saate çıkartılmış durumda. 2 ve hatta 3 kişinin yapacağı işi tek başımıza yapıyoruz. Cumartesi-Pazar demeden çalışıyoruz. Üstelik çay ve yemek molaları çalışma süresinden sayılmıyor… Taşeronlaştırma tüm işçileri derinden etkiliyor. Çünkü taşeronluğun yayılması tüm piyasayı etkilemiş ve genel olarak işçi ücretlerini düşürmüş, iş saatlerini uzatmış, kadrolu işçiliği ve sosyal hakları ortadan kaldırmıştır. Ücretlerin düşürülmesi bizleri fazla mesailere mecbur etmektedir. İşte tüm bunlardan dolayı taşeronluk tüm işçilerin düşmanıdır. Gebzeli işçiler gelin hep birlikte, ‘Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya Hayır’ kampanyamıza güç verelim. Örgütlenip taleplerimizi hep birlikte haykıralım:
Taşeron İş Kazası ve Ölüm Demektir, Yasaklansın!
Ücretler Yükseltilsin, İş Saatleri Kısaltılsın, Herkese İş!
Mesailer Değil Ücretler Arttırılsın!
Çay ve Yemek Molaları Çalışma Süresinden Sayılsın!
Sendikalaşmanın Önündeki Tüm Engeller Kaldırılsın!
Taleplerin dile getirilmesinden sonra basın açıklaması slogan ve alkışlarla sona erdi.
Dur De!
Metal İşçileri Gebze’de Haykırdı: “Grev”
Son Eklenenler
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...
- Adnan Yücel, Yeryüzü Aşkın Yüzü Oluncaya Dek şiirinde “saraylar, saltanatlar çöker, kan susar bir gün, zulüm biter” der. Yeryüzünde “aşkın” yani özgürlüğün, barışın, mutluluğun hâkim olacağı günler için ve o günlere kadar mücadelenin devam edeceğini...
- Bugün dünyanın pek çok yerinde savaş naraları yankılanıyor. Filistin, Ukrayna, Suriye, Lübnan, Yemen ve daha birçok ülkede emperyalist savaşların getirdiği yıkımlara, acılara, ölümlere tanık oluyoruz. Şimdilik televizyon ekranlarında, gazetelerde...
- Portekizli yazar Jose Saramago “Körlük” romanında toplumsal körlüğü, bu kitabın devamı olan “Görmek” romanında ise ezilenler gerçekleri görmeye başladıklarında neler olduğunu anlatır. “Körlük” romanı 1933-1974 yılları arasında Portekiz’de hüküm...