Buradasınız
İşçilerin Sordukları / 29
İşyerlerinde havalandırmanın uygun olarak yapılmamasının işçiye zararları nelerdir?
İşyerlerinde havalandırmanın gerektiği gibi yapılmaması, işçilerde başta silikozis olmak üzere ciddi akciğer hastalıklarına neden olurken; astım, kronik bronşit, gribal enfeksiyonlar, soğuk algınlıkları, sinüzit, alerjik rinit gibi üst solunum yolu rahatsızlıkları ile sedef, egzama gibi deri rahatsızlıklarına, yorgunluk, halsizlik, uyku hali, baş ağrısı, başdönmesi, konsantrasyon güçlüğü ve yoğun iş stresinden kaynaklanan sinirsel rahatsızlıklara neden olmaktadır.
İşçinin çalıştığı ortamda havalandırma çok önemlidir. Kapalı işyerleri günde en az bir defa bir saatten aşağı olmamak üzere baştan başa havalandırılmalıdır. Havalandırma işin niteliğine göre işçinin sağlığına zarar vermeyecek şekilde yapılmalıdır. Toz, buğu, duman, boğucu, zehirli ve tahriş edici gazlar içeren ortamlarda, bunları çekecek yeterlikte bacalar ve menfezler yapılması gerekir. Ayrıca yapılan işin özelliğine göre maske ve diğer koruyucu araç ve gereçler verilmelidir. İşyerlerine baktığımızda ise genellikle havalandırma ya doğru düzgün yapılmıyor ya da koruyucu malzemeler işçiyi tam olarak koruyacak şekilde verilmiyor. Ucuz maskeler, eldivenler, işin niteliğine uygun olmayan elbiseler verilerek işçilerin sağlığı hiçe sayılıyor. Patronlar bıraktık temiz hava sağlamayı, işçileri kışın soğukta, yazın sıcakta çalıştırıyorlar. Kimi yerlerde ise pencereler, kapılar karşılıklı açılarak havalandırma yapılıyor ve işçiler hastalanıyor.
İşyerlerinde gürültünün işçi sağlığına etkileri nelerdir ve ne gibi önlemler alınmalıdır?
Gürültü ile günlük hayatımızda sıkça karşılaşsak da, asıl olarak işyerlerinde çalışırken maruz kaldığımız gürültü önemli sağlık sorunlarına neden olmaktadır. Gürültü işçilerde sinir bozukluğu, tedirginlik, yorgunluk, zihinde yavaşlama, uykusuzluk gibi durumlara neden olurken, işitme kaybı ve kulak ağrısı, mide bulantısı, kas gerilmeleri, stres, kan basıncında artış, kalp atışlarının ve kan dolaşımının bozulması, göz bebeğinin büyümesi gibi rahatsızlıklara da yol açmaktadır. Yaptığımız işten kaynaklı ilk sağırlık belirtileri ise kulağımızda sürekli çınlama, vızıldama ve uğuldama gibi durumlarla kendini göstermektedir. Gürültü yönetmeliğine göre işyerinde gürültünün düzeyinin ölçülmesi ve işçilere zararını engellemek için önlemler alınması gerekiyor. 8 saat çalışan bir işçinin günlük gürültü maruziyet sınırı en düşük 85, en yüksek ise 87 desibeldir. (Desibel: Ses şiddeti birimi)
Gürültülü işlerde çalışan işçilerin, periyodik olarak genel sağlık muayeneleri yapılmalıdır. Duyma durumunda azalma ve herhangi bir bozukluk görülenler, kulak ve sinir hastalığı bulunanlar ve hipertansiyonlu işçiler kontrol ve tedavi altına alınmalıdır. Patronlar birtakım önlemler alarak çalışan makinenin ya da yapılan işin gürültüsünün işçiye zarar vermesini engelleyebilir. İşçilere tam koruyucu kulaklıklar ve gürültü önleyici baretler verilmelidir. Hava yoluyla yayılan gürültü, perdeleme, kapatma, gürültü emici örtü ve benzeri yöntemlerle azaltılmalıdır. Yapıdan kaynaklanan gürültü ise, yalıtım ve benzeri yöntemlerle azaltılmalıdır.
Sürekli ayakta ya da oturarak çalışmanın işçinin sağlığına zararları nelerdir?
Uzun süre ayakta çalışmak damarlarda varise, dolaşım zayıflığına, ayak ve bacaklarda şişmeye, ortopedik problemlere, eklem rahatsızlıklarına, kalp ve dolaşım rahatsızlıklarına, problemli gebelik gibi sağlık sorunlarına yol açmaktadır. Ayakta çalışmanın alternatif oturarak çalışma değildir. Dolayısıyla çalışma saatleri içinde oturma, kalkma, etrafta yürüyerek dolaşma şeklinde bir denge oluşturulması ve molaların olması gerekiyor. Ayakta çalışan işçiler için sert zeminler değil daha sağlıklı olan halı veya esnek malzeme kaplı zeminler ve yorgunluk alan paspas benzeri kısmi alan kaplamaları tercih edilmelidir. Doğru iş ayakkabısı seçimi de önemlidir. Çalışma saatlerinde giyilecek ayakkabılar ayağın doğal şekli ve duruşunu değiştirmeyen, ayak parmaklarının hareketine müsaade edecek nitelikte ve topukları 5 santimi geçmeyecek şekilde olmalıdır.
Bütün gün oturarak çalışmak da vücut ve özellikle sırt için iyi değildir. Bu nedenle bazen görev değişikliği yaparak ayakta çalışma imkânı sağlanmalıdır. Oturarak çalışma için iyi seçilmiş bir sandalye şarttır. Sandalye işçinin bacak ve genel pozisyonunu kolayca değiştirebileceği özellikte olmalıdır.
Barış
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- Hayat Pahalı Ama Hayatımız Çok Ucuz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- Büyüyen Yoksulluk ve Sosyal Yardımlar
- Rakamların Ardına Gizlenen Gerçekler
- Sermayenin ve İktidarın Saldırılarını Püskürtmek İçin 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim
- İşçi Dayanışması 192. Sayı Çıktı!
- Bumerang Geri Döner!
- Engelli Koşu ve Örgütlülük
- “İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Yoksulluk Azaldı mı?
- Sermayenin Saldırılarına Karşı Birliğimizi Örgütleyelim!
- İşçi Dayanışması 191. Sayı Çıktı!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Sağlığımızı Mucizelerle Değil Birliğimizle Koruyabiliriz
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
- İcra ve İflas Yasasındaki değişiklik ne anlama geliyor?
- Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği
- AKP’nin Torba Yasası: Patronlara Kıyak, İşçilere Saldırı
- Pandemi, Ücretsiz İzinler ve Hak Gaspları
- İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
- Kronik Hastalığı Olan İşçilerin ve Hamile Kadınların Yasal Hakları
- Koronavirüs ve Yasal Haklarımız
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/2
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/1
- İşçilerin Sordukları/78
- Emeklilik Hakkımız İçin Topyekûn Mücadele Edelim!
- Yargıtay’ın Hamile İşçiler İçin Emsal Kararı
- İşçilerin Sordukları/75
- İşçilerin Sordukları/74
- İşçilerin Sordukları/73
- İşçilerin Sordukları/72
Son Eklenenler
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...