Buradasınız
İşten Atılmanın Nedeni Performans Düşüklüğü Değildir!
Kocaeli’den bir kadın işçi
Merhaba arkadaşlar. Biliyoruz ki her geçen gün işsizlik artıyor. Türkiye’nin çoğu fabrikasında işçi arkadaşlarımız kapı önünde direniş yaparak mücadele ediyorlar. Patronların kuralsız saldırılarına karşı bir araya gelerek onurlu bir mücadele veriyorlar. Bizler de mücadele eden arkadaşlarımızın yanında olarak, mücadeleyi yükselterek başarıya ulaştırmalıyız. Hani derler ya patronların ar damarı yoktur. Biz işçiler onurumuzla, namusumuzla, alın terimizi akıtarak çok çalışıyoruz. Bizler çalıştığımız fabrikalarda 10-12 saat çalıştırılıyoruz. Bu da yetmiyormuş gibi kötü ve zor koşullarda çalışarak emeğimizin karşılığını bile alamıyoruz, düşük ücretle çalıştırılıyoruz. Bizleri yarış atı gibi koşturuyorlar. Hak ettiğimiz ücreti vermiyorlar. Asıl amaçları kârlarına kâr katmak, doymak bilmeyen kursaklarını doyurmak.
Her yerde, her zaman işçileri hiçe sayan, köle gibi gören, insanlığımızı unutturan patronlar, bizleri türlü bahanelerle kapı önüne koyarak açlık ve sefalete sürüklüyor. Hakkımızı aradığımızda, ücretlerimizin yükselmesini istediğimizde, sendikalı olmak istediğimizde, kısacası haksızlıklara karşı geldiğimizde kapı önüne koyuluyoruz. Neden olarak da bizlere çoğunlukla “performans düşüklüğü” deniyor. Geçen aylarda işçi bültenimizde bir işçi arkadaşımızın yazmış olduğu performans düşüklüğü ile ilgili bir yazımız vardı. Çok güzel bir yazıydı. Bizler de bu yazıyı arkadaşlarımızla tartıştık, neler yapabileceğimize dair konuştuk.
Unutmamalıyız ki, hiçbir işçi bir işyerine çıkartılmak için girmez. Tabii ki kapının önüne konulmak da istemez. Çoluk çocuğuna daha iyi bir gelecek sağlamak için, evine ekmek götürmek için canını dişine takarak çalışır. Biz işçiler, kendimizin ve ailemizin ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir ücret istiyoruz. Ama bıraktık ihtiyaçlarımızı karşılamayı, karnımızı bile doyuramıyoruz. İşçi kardeşler, bizim bu sömürü düzenine, haksızlığa, yolsuzluğa, adaletsizliğe karşı dur dememiz gerekiyor.
Aslında biz işçiler performansımızı patronlara ve sömürüye karşı mücadele ederek yükseltmeliyiz. Tabii ki yasal haklarımızı da öğrenmeliyiz. Peki nasıl? UİD-DER çatısı altında bir araya gelerek, öğrendiklerimizi mahallemizde, fabrikalarda geleceğin gençlerine öğretmeliyiz.
Örgütlü Olursak Her Şeyiz, Örgütsüz Olursak Hiçbir Şey!
Yaşasın Sınıf Dayanışması!
Ekmek ve Güller
Torba Torba Götürüyorlar
- Patronların Hak Arayan İşçiye Tahammülü Yok
- Xiaomi Salcomp’ta İşten Atmalar Protesto Edildi
- Hacettepe Üniversitesi’nde İşten Atma Saldırısı
- Ezberler ve Gerçekler: “İş Çok, İş Beğenen Yok!”
- Cumhuriyet Gazetesinde Sendikalı İşçi Kıyımı
- Esenyurt’ta A101 İşçisi Kod 46 ile İşten Atıldı
- 65 İşçiyi Daha İşten Çıkardılar
- Ekmekçioğulları Metal’de İşten Atma Saldırısı
- Özer Elektrik’te İşten Atmalar Protesto Edildi
- İşten Çıkarma Yasağı İşten Çıkarmayı Engelliyor mu?
- Akwel’de İşten Atmalara Karşı İş Durdurma Eylemi
- TPI Kompozıt’te İşten Atma Saldırısı
- VIP Tekstil’de İşten Atmalar Protesto Edildi
- DERİTEKS, Üyelerinin İşten Atılmasını Protesto Etti
Son Eklenenler
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...