Buradasınız
Mücadele Edersek Kazanırız!
Bağcılar’dan UİD-DER’li bir tekstil işçisi
Merhaba dostlar,
Ben haksız yere, hiçbir gerekçe gösterilmeden ve hiçbir hakkım verilmeden 2009 yılının Temmuz ayında işten atılmıştım. İşe geri dönebilmek için işe iade davası açtım ve kazandım. 22 ay ve 15 celsede dava sonuçlandı. Normalde işe iade davalarının zaman olarak da, mahkeme celsesi olarak da kısa zamanda sonuçlanması gerekir. Neden bu kadar uzatıldığından söz etmek istiyorum. Belimden rahatsız olduğum için hastaneden rapor almıştım. Raporu mahkemeye sunmuştum fakat mahkeme bu raporun gerçek olup olmadığını hastaneye sormuştu. Hastane adres değişikliği yaptığı için bilgi kendilerine ulaşmamış ve gönderememişler. Bu nedenle mahkemem uzadı. Ayrıca hâkim davayı sonuçlandırırken karşı taraf dosyaların bilirkişiye gitmesini istedi. Karşı taraf itiraz ettiği dosyanın parasını zamanında ödemediği için mahkeme 3 ay daha uzatıldı. Hâkim bana “bu dava böyle uzar. Sen ver parayı” dedi. Dosya iki tane bilirkişiye gidiyordu ve karşılığında 500 TL ödenmesi gerekiyordu. Ben de veremeyeceğimi söyledim. Zaten karşı taraf itiraz etmiş. Onların ödemesi gerekirken hâkimin bana demesi saçma. Karşı taraf sonunda yatırmış dosya parasını. Birkaç ay da dosyanın bilirkişiden gelmesini bekledik. Dosya geldi ve benim haklı olduğumu gösterdi. Bu sefer de hâkim dosyayı bilirkişiye bir daha gönderdi kimsenin itirazı olmadığı halde.
Aradan 13 duruşma geçti ve hâkim “seni neden işten attılar” dedi. Önce içimden küfür ettim sonra neden atıldığımı anlattım. İçimden küfür ettim çünkü davayı açarken neden işten atıldığımı belirtmiştim. Şahitlerimle yazılı ve sözlü olarak da belirtmiştik. Göz ucuyla dosyaya baksa zaten benim neden işten atıldığımı görecekti. Dava 15 celsede sonuçlandı. İşe iadem kabul edildi. Fakat karşı taraf dosyayı Yargıtay’a gönderdi.
15 mahkeme gidip geldim. Bu süreçte birçok şey öğrendim. Bazı şeylerin farkına vardım. Hakkımın peşinden gidince kazanmanın zor da olsa mümkün olduğunu öğrendim. Bu süreçte dava ile ilgili konularda UİD-DER’li arkadaşlardan çok şey öğrendim. Ben de mücadeleci, UİD-DER’li bir işçi olarak mücadelemin ve haklı davamın arkasında durdum ve kazandım. Çünkü mücadele eden kazanır.
1 Mayıs Marşı
Haydi Kardeşlerim! 1 Mayısa!
- Patronların Hak Arayan İşçiye Tahammülü Yok
- Xiaomi Salcomp’ta İşten Atmalar Protesto Edildi
- Hacettepe Üniversitesi’nde İşten Atma Saldırısı
- Ezberler ve Gerçekler: “İş Çok, İş Beğenen Yok!”
- Cumhuriyet Gazetesinde Sendikalı İşçi Kıyımı
- Esenyurt’ta A101 İşçisi Kod 46 ile İşten Atıldı
- 65 İşçiyi Daha İşten Çıkardılar
- Ekmekçioğulları Metal’de İşten Atma Saldırısı
- Özer Elektrik’te İşten Atmalar Protesto Edildi
- İşten Çıkarma Yasağı İşten Çıkarmayı Engelliyor mu?
- Akwel’de İşten Atmalara Karşı İş Durdurma Eylemi
- TPI Kompozıt’te İşten Atma Saldırısı
- VIP Tekstil’de İşten Atmalar Protesto Edildi
- DERİTEKS, Üyelerinin İşten Atılmasını Protesto Etti
Son Eklenenler
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...
- İktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin haklarına pervasızca saldırıyor, işçiler mücadele ediyor. Adıyaman Besni’de Mega Polietilen fabrikasında ücret gaspına karşı başlayan direniş sonuç verdi, işçilerin 2 aylık ücretleri yatırıldı....
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...