Buradasınız
On Binlerce EYT’li Ankara’da Buluştu
1999 yılında emekçiler on binlerce insanın öldüğü depremin yaralarını sarmaya çalışırken, zamanın hükümeti bu felaketi “fırsata” dönüştürmüş ve bir yasal düzenleme ile emeklilik yaşını yükseltmişti. Üstelik kazanılmış haklar yok sayılarak yasa geriye dönük de işletilmiş ve 1999’dan önce işe girenler de bu yasa kapsamına alınmıştı. Bugün bu yasa nedeniyle, işe girdiği dönem için geçerli olan hizmet yılını ve prim gün sayısını tamamlamış olmasına rağmen emekli olamayan, “yaşa takılan” milyonlarca işçi var. Bu işçiler, Emeklilikte Yaşa Takılanlar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nde (EYT-SYDD) örgütleniyor ve gasp edilen haklarını geri alma mücadelesi veriyorlar. EYT-SYDD, Türkiye’nin pek çok ilinde bulunan temsilcilikleri aracılığıyla basın açıklamaları, buluşma ve etkinlikler düzenliyor. EYT’lilerin mücadelesi büyüyerek devam ediyor. EYT’liler pek çok ilde yapılan kitlesel buluşmaların ardından Ankara’da bir araya geldi.
Türkiye’nin dört bir yanından gelen EYT’liler 10 Şubat Pazar günü Ankara Nâzım Hikmet Kongre ve Kültür Merkezi’nde görkemli bir buluşma gerçekleştirdi. Salona sığmayan EYT mağduru on binlerce işçi toplantıyı dışarıya kurulan büyük ekranlardan takip etti. Hem hıncahınç dolu salonun içindeki hem de Ankara’nın ayazına rağmen dışarıdaki EYT mağduru emekçiler, coşkularıyla haklarını yedirmemekte kararlı olduklarını bir kez daha dosta düşmana gösterdiler.
EYT’lilerin Büyük Ankara Buluşmasına EYT mağdurlarının yanı sıra yönetici ve üyeleriyle sendikalar, milletvekilleri de katıldılar. Ayrıca Soma işçileri buluşmaya kendi pankartlarıyla katıldılar. Program sırasında Bursa ve Denizli EYT Temsilciliklerinden işçiler hazırladıkları koro ve skeçlerle salondakilere eğlenceli dakikalar yaşattılar. Toplantıda dernek yöneticileri, Yazar Erdinç Ozan, EYT Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Gönül Boran Özüpak ve Sosyal Güvenlik Uzmanı Ali Tezel konuşmalar yaptılar.
Özüpak, konuşmasında şu sözlere yer verdi: “Biz tek başımıza hiçbir şeyiz, birlikte her şeyiz. İl il büyüdük Ankara’ya geldik. Bu kez buradan, onlara en yakın yerden sesimizi duyuracağız. Bizler boş işlerin peşinden koşarak oturduğumuz yerden ahkâm kesmiyoruz. Hakkını aramak ‘boş işler’ değildir. Sosyal medyadan ziyade, otobüste, pazarda, markette her yerde EYT konuşuluyor. Konu sadece emeklilik değil. Ekonomik kriz hayatımızı zorlaştırıyor. Çıkacak kanun yarım yamalak olmamalı. 1999 öncesi bize sunulan şartlar dâhilinde yürürlüğe girmesini istiyoruz. Ayrımcılığa sebep olacak bir kanunun taraftarı değiliz. Sesimizi duymayanlar, alaycı sözlerle boş işler yaptığımızı söyleyenler bilsin ki EYT’liler Türkiye’nin bel kemiğidir. Kibirle milletine sırt çevirenlere egemenliğin sahibinin millet olduğunu hatırlatmak gerekir. Bizim 38 yaşında emeklilik gibi bir hedefimiz yoktur. Biz yasanın geriye doğru işletilmesinin yanlış olduğunu söylüyoruz. Çalınan emeklilik haklarımızı geri istiyoruz. Sesimizin duyulduğu aşikârdır. Bu EYT’lilerin başarısıdır. Türkiye’nin birlikte hareket etmekten gurur duyan kuşağının başarısıdır. Haklıyız, güçlüyüz. Her şeyden önce birlik ve beraberlik içindeyiz. Bundan sonra da sonuç alana kadar hakkımızı aramaya devam edeceğiz.”
Ali Tezel ise konuşmasında sık sık örgütlü olmanın önemine ve örgütlü olunduğu sürece EYT mağduriyetinin giderileceğine vurgu yaptı. Tezel, ayrıca emeklilik hakkının alınmasından sonra örgütlülüğe ihtiyacın devam edeceğini çünkü 2008’de çıkan yasayla emeklilik aylıklarının düşürüldüğünü ve geleceğimiz olan çocuklarımıza emeklilikte 65 yaş şartının dayatıldığını söyledi. Ayrıca kıdem tazminatının gaspının yerel seçimler sonrası gündeme geleceğini belirten Tezel, bu nedenle bütün emekçilerin bu saldırılara karşı örgütlü olması gerektiğini vurguladı. Siyasetin vatan, millet, din, kitap demek olmadığını söyleyen Tezel, salondakilere “siyaset demek toplanan vergilerin nereye harcanacağını belirlemek demektir” diyerek “oy verirken emeğin çıkarlarını savunanlara oy verin” çağrısı yaptı. Tezel Avrupa’da emeklilik yaşı 65 diyenlere de kürsüden cevap verdi ve “çalışma şartları, yasalar Avrupa’daki gibi olsun ben de 65 yaşında emekli olurum. Bunlar maaş verirken bize Çin’i, kendilerine Avrupa’yı reva görüyorlar” dedi.
Konuşmalar sırasında sık sık “EYT Burada, TRT Nerede!”, “Emeklilik Hakkımız Söke Söke Alırız!”, “Vur Vur İnlesin Ankara Dinlesin!”, “Edirne’den Kars’a Jüpiter’den Mars’a, Çıksın Artık Bu Yasa!”, “Yaşasın EYT Kardeşliği!” sloganları atıldı. EYT’lilerin Büyük Ankara Buluşması başladığı coşkuyla son buldu.
YÜREKLERİN GEZİNTİSİ
“Umut… Umut… Umut… Umut İnsanda”
- Sağlık Çalışanlarından Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- 2024: Emeklilere Zulüm Yılı
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Tahsin İncirci Yaşamını Yitirdi, Besteleri Yaşayacak
- Faruk Türkoğlu Sonsuzluğa Uğurlandı
- “Emekli Boş Durmasın, Çalışsın Diyenlerdir” Bu Toplumun Sırtına Yük!
- 84 Yaşında Bir İnsan Neden İş Arar?
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Kuruldu
- Sel Gider Kum Kalır
- İlet’ten İliç’e Mükellefiyetten Bugüne
- Bizim Çocuklarımız Onlar
- “Eşimle Birlikte Kahvaltı Ancak Yıllık İzinde”
- İliç Maden Faciası Kadıköy’de Protesto Edildi
- DERİTEKS’e Yapılan Saldırı Eylemlerle Protesto Edildi
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
Son Eklenenler
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...