Merhaba sınıf kardeşlerim. Ben deri fabrikasında çalışan bir işçiyim. Fabrikada işe başlayalı çok fazla olmadı, fakat şu an kendimi yıllardır çalışıyormuş gibi hissediyorum. Çalıştığımız işyerinde çalışma ortamı çok sağlıksız ve çalışma koşulları çok ağır. Asgari ücret karşılığı günde 12 saat çalıştırılıyoruz. Cumartesi ve pazar günleri zorunlu olarak tam gün mesaiye bırakılıyoruz. Çift vardiya olduğu için bir hafta gece, bir hafta gündüz çalışmak durumundayız. İnsanlık dışı bu uzun çalışma saatleri nedeniyle sevdiklerimize, arkadaşlarımıza, ailemize ve kendimize zaman ayıramıyoruz. Günde 12 saat çalışmanın yoğunluğuyla evimize sadece uyumak için gidiyoruz.
Bu yoğun çalışma temposunda patronun biz işçilere reva gördüğü yemek ise haftada en az 3 gün çamur gibi bir bulgur pilavı, ayran, ekmek ve su. Bizler çok fazla farkında olmasak da adeta birer köle gibiyiz. Dostlar ben biliyorum ki bu dünyada biz işçilerin çalışma koşulları birbirinden çok farklı değil. Çalışma koşullarımız her geçen gün daha da ağırlaşıyor. Dünyadaki her şeyi üreten biz işçiler neden en kötü koşullarda yaşamak zorunda kalıyoruz?
Evet arkadaşlar benim çalıştığım fabrikadaki koşullar ve dünya genelinde patronlar tarafından işçilere yapılan saldırılar yazmakla bitmez. Burada asıl önemli olan biz işçilerin bu insanlık dışı uygulamalara karşı nasıl bir tutum aldığıdır. Eğer bizler çalıştığımız işyerlerinde bir an önce birlik olup patronlar sınıfına karşı onurlu bir mücadele yükseltmezsek bundan daha kötü çalışma koşullarına razı olmuşuz demektir.