Gebze Sendikalar Birliği, 26 Aralıkta, Gebze Cumhuriyet Meydanında “Emperyalizmin ve Sermayenin Oyunlarına Karşı Hakkımızı Savunmak için Mücadeleye Devam Edeceğiz” başlığıyla bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Birleşik Metal-İş, Petrol-İş, Eğitim Sen, Eğitim-İş, TÜMTİS, Çelik-İş, Nakliyat-İş sendikalarına üye işçiler, saat 17.00’da bir araya geldiler. Sendikaların yanı sıra emekten yana kurumlar ve UİD-DER de eyleme katılarak desteklerini sundular. Bir araya gelen işçiler sık sık; “MESS MESS Şaşırma Sabrımızı Taşırma”, “Sermaye Mezara Emek İktidara”, “Grev Hakkımız Engellenemez”, “Katil İsrail Filistin’den Defol” sloganlarını yükselttiler.
Basın açıklamasını Gebze Sendikalar Birliği dönem sözcüsü Süleyman Akyüz gerçekleştirdi. Akyüz konuşmasına Posco Assan fabrikasında sendikalı oldukları için işten atılan ve sendikal örgütlenme hakları için Ankara’ya yürüyüşe geçen işçilere yönelik polis saldırısını kınayarak başladı. Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu’nun, sendika yöneticilerinin ve onlarca işçinin gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Akyüz, Posco işçilerinin yalnız olmadığını vurguladı.
Akyüz, konuşmasına şöyle devam etti: “2018 yılına girerken, ülkemiz nüfusunun çoğunluğunu oluşturan emekçi ve çalışanların sorunları had safhaya ulaşmış durumdadır. İşsizlik çift hanelerde açıklanırken, gerçek işsizlik %20’lere dayanmıştır. Ücretler her geçen gün erimekte, yoksulluk derinleşmektedir. Asgari ücret, azami sömürü hedefiyle düşük tutulmaktadır… Emeğin bu sorunlarını dünyada yaşanan ekonomik ve siyasi krizden ayrı düşünemeyiz. Ortadoğu’da yaşanan savaş ve çatışmalar, emperyalizmin krizi önlemek için bulduğu askeri çözümle ilişkilidir. Ancak Ortadoğu’yu dizayn etmeye çalışan emperyalist güçler, sonuca ulaşamamış ve aralarındaki rekabet tıkanmaya yol açmıştır. Söz konusu tıkanma başta Suriye ve Irak olmak üzere bölge ülkelerinde siyasi kaosa neden olmaktadır. Şimdi Ortadoğu’daki bu yangına körükle gidilmekte ve üç semavi dinin kutsal şehri olan Kudüs üzerinden yeni oyunlar oynanmaktadır. ABD’nin bu hadsiz kararını kınıyoruz! Bu kaotik durumdan ne yazık ki ülkemiz de etkilenmektedir. Bu müdahalelerin boşa çıkarılması, ülkemizde demokratik işleyişin tesis edilebildiği hak ve hukukun hâkim kılındığı bir ortamda mümkün olacaktır. Oysa OHAL koşulları buna engel olmakta ve başta emekçilerin olmak üzere her türlü hak mücadelesinin önüne ket vurmaktadır. İşverenler OHAL’i fırsat bilerek elbirliğiyle emeğin kazanımlarını tırpanlamaya çalışmaktadırlar… Emekçilerin ücretinden daha kaynaktan vergi kesilirken, işverenlere birçok vergi indirimi ve teşvik öngörülmektedir. Artık bir zulme dönüşen ücretliler üzerindeki vergi yükü azaltılmalı, vergi sistemindeki adaletsizlikler ortadan kaldırılmalıdır! Asgari ücret, insan onuruna yakışır bir düzeye çıkarılmalı, sefalet ücreti niteliğinden kurtarılmalı ve vergiden muaf tutulmalıdır.”
Akyüz, konuşmasını şu sözlerle bitirdi: “Sorunlarımız ortak, çözüm yolu birlikte mücadele etmekten geçiyor. Bu koşulları kabul etmeyen biz sendikalar, emek örgütleri ve STK’lar, mücadeleden vazgeçmeyecek, OHAL’de baskı ve engellemelere rağmen emeğin ve emekçinin haklarını savunmaya devam edeceğiz.” Akyüz’ün konuşmasının ardından eylem sloganlarla sona erdi.