Eğitim sistemi gitgide daha kötü bir hal alıyor. İlkokuldan üniversiteye gidene kadar her yaştan çocuk ve genç birçok mağduriyet yaşıyor. Devlet eğitimin parasız olduğundan bahsediyor. Her yıl “şu kadar okul açıldı” deniyor. Peki, bu okullardan mezun olan çocuklar nasıl bir yoldan geçiyor?
İşte ben de ilkokulu, liseyi, üniversiteyi devlet okullarında okudum ve okuyorum. Birinci sınıftan şu an okuduğum üniversiteye kadar hep çalışarak okudum ve halen bu durum devam ediyor. Ailemin ekonomik durumu her işçi ailesinde olduğu gibi yeterli olamayınca çalışarak ek gelir elde ediyorum. Üniversiteye kadar okul dışında bir ek iş yapmam yeterli oluyordu. Ancak artık iki iş yapmadan geçinmem mümkün olmuyor. Hafta içi gittiğim üniversitenin bilgisayar laboratuarında çalışıyorum ve her akşam oradan çıkınca bir apartmanın çöplerini toplamak üzere otobüse binip başka bir yere gidiyorum. Apartmanda çöp toplarken bazen bana “sen bu işi mi yapıyorsun?” diye soranlar oluyor. Öğrenci olduğumu ve çalışarak okulumu bitirmek için çabaladığımı söylüyorum. Bunu görenler “Aferin sana! Gurur duyulacak bir davranış sergiliyorsun” gibi şeyler söylüyorlar. Ancak yaptığım şeyi keşke yapmasam dediğim zamanlar çok oluyor. Yapmak zorunda olduğum işler yüzünden okula gerekli zamanı da ayıramıyorum ve içinden çıkamadığım sorunlarla karşılaşıyorum.
Bunca çabaya karşı mezun olduğum zaman iş bulabilecek miyim? Onun da garantisi yok. Çalışırken aklıma hep şu soru takılıyor: Eğitim parasız diyorlar ama ben çöpleri toplayıp para kazanmazsam okula gidemem. Nasıl parasız eğitim bu? Biliyorum ki işçi sınıfının çalışarak okuyan çocuklarından yalnızca biriyim ben. Benimle aynı sorunları yaşayan daha nice emekçi çocukları var. Kapitalist sistem her şeyde olduğu gibi eğitimde de eşitsiz bir sistem inşa etmiş durumda. Bir de utanmadan eğitimin parasız olduğu söyleniyor. Madem eğitim parasız ben neden okula devam edebilmek için çöp toplayarak para kazanmak zorundayım?
Günümüzde emekçi çocukları, yani bizler okumak için çalışmak zorundayız ve ancak çalışarak okula devam edebilenlerin sayısı git gide artıyor. Benim okuduğum sınıfta neredeyse çalışmayan yok gibi. Ancak parasız, nitelikli bir eğitim almak emekçi çocuklarının en doğal hakkı olmalı. Düzenin eğitim sistemi paralı olduğundan, okula gidemeyip çalışmak zorunda kalan milyonlarca genç ve çocuk işçi var. Herkes gibi onların da eğitim-öğretim almaya hakkı var. Peki, var olan durumda ne yapabiliriz? Emekçi çocukları için nitelikli ve parasız bir eğitim hakkını da içeren yakıcı taleplerimiz için örgütlenmeli ve mücadele etmeliyiz. Düzenin yarattığı bu sorunlara karşı birlik olmak zorundayız. Birlikte mücadele edelim ve haykıralım: “Parasız eğitim, parasız sağlık, parasız konut ve parasız ulaşım istiyoruz!”