İzmir’de Çiğli Organize Sanayi Bölgesinde kurulu TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı fabrikasında DİSK/Gıda-İş Sendikasına üye olan işçilerden 7’si 6 Kasımda işten atılmıştı. İşten atılan işçiler TARİŞ fabrikasının önünde direnişe geçmişlerdi. Direnişin 94’üncü günü olan 8 Şubatta DİSK, İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, KESK, emekten yana parti ve kurumlar TARİŞ önünde bir araya geldi. “39 Yıl Sonra Yeniden TARİŞ Direnişi” pankartı ile destek ve dayanışma mitingi düzenledi.
Aydın Büyükşehir Belediyesinden DİSK/Sosyal-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan ve 13 Temmuz 2018’den bu yana direnişte olan işçiler de, “Sarı Otobüs Şoförleri Alınsın, Sendikalı Olmak Anayasal Haktır” pankartlarıyla TARİŞ işçilerine destek verdiler. KESK İzmir Şubeler Platformu, eyleme “TARİŞ İşçileri Yalnız Değildir, Yaşasın Sınıf Dayanışması” pankartıyla katıldı.
Mitingde ilk sözü DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı aldı. Sarı, TARİŞ işçilerinin yanında olduklarını belirterek, “TARİŞ yönetimi şunu iyi bilsin ki sizi rahat bırakmayacağız. 20 Şubat’taki genel kurulunuzda bu pankartlarla orada olacağız” dedi.
Patronun çağrısıyla fabrika önüne yapılan polis yığınağı nedeniyle eyleme katılan yüzlerce işçi daracık bir alana sıkıştırıldı. Mitingde basın açıklamasını DİSK/Gıda-İş Sendikası Genel Başkanı Seyit Aslan yaptı ve bu durumu protesto etti. TARİŞ’ten atılan işçilerin mücadelesini selamlayarak sözlerine başlayan Aslan, şöyle konuştu: “Yargısız biçimde işten atmaları protesto etmek için bir araya geldik. Ama görüyoruz ki burada adeta bir olağanüstü hal uygulanıyor. Adeta sıkıyönetim koşullarında basın açıklaması yapmak zorunda kalıyoruz. Bütün baskılara rağmen buradayız, burada olacağız.”
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ise işten atmaların devam ettiğini; patronların TARİŞ’te, Flormar’da, Cargill’de sendikalı oldukları için işçileri işten çıkardıklarını ifade etti. Böyle bir ülkede demokrasiden söz edilemeyeceğini vurguladı. Çerkezoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “TARİŞ işçisi arkadaşlarımız burada aynı zamanda bir demokrasi mücadelesi vermektedir. Bu ülkede artık korunacak demokrasi yoktur, kurulacak demokrasi vardır. 94 gündür direnen arkadaşlarımız sadece kendi hakları için değil, bu ülkede emeği ile geçinen herkes için direnmektedir. Bugün ülkemizde bir tek adam rejimi kuruluyorsa, eksiğiyle gediğiyle 150 yıllık demokratik kazanımlar dahi bir bir yok ediliyorsa, bunun başlıca amacı işçi sınıfını köleleştirmektir. Memleketi patronlar için bir köle pazarına dönüştürmek isteyenler için, işçilerin örgütlenmesi, sendikalaşması bir tehdittir. Köleciliğin hâkim olduğu yerde sendikaya yer yoktur, greve yer yoktur, demokrasiye yer yoktur. DİSK olarak sonuna kadar bu direnişin arkasında olacağımızı belirtiyorum.” Çerkezoğlu, TARİŞ yönetimini atılan işçileri işlerine geri almaya ve sendikayla masaya oturmaya davet etti.
Konuşmaların ardından sona eren mitingde “TARİŞ İşçisi Yalnız Değildir”, “Örgütsüz İşçi Köle İşçidir”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması”, “Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz” sloganları atıldı.