Patronlar bizi katmerli bir şekilde sömürmek için sürekli yeni yöntemler geliştiriyorlar. Uzun çalışma saatlerine mahkûm ettikleri yetmiyormuş gibi, önemli sebeplerle aldığımız izin günleri için de ya ücretimizden kesinti yapıyor ya da telâfi çalışması adı altında fazlasıyla çalıştırıyorlar. Telâfi çalışmasının ne olduğuna bir bakalım.
4857 Sayılı İş Yasasının 64. maddesine göre, makinelerin arızalanması, deprem, sel, salgın hastalık, yangın gibi sebeplerden dolayı işin durması halinde, patronlar işçilere daha sonraki zamanlarda bunun telâfisini yaptırabilirler. Dinî bayramlardan önceki veya sonraki iki günün bayram tatili ile birleştirilmesi halinde de telâfi çalışması yaptırılabilir. Ayrıca işçinin kendisinin aldığı izinler için de telâfi çalışması yaptırılabilir. Bunlar dışında yapılan çalışmalar telâfi çalışması sayılmaz.
İşin durmasını engelleyen sebepler ortadan kalktıktan sonra ve çalışma başladıktan sonra telâfi çalışması başlayabilir. Çalışmayı takip eden 2 ay içinde de sonlanır. Meselâ bir fabrikada tadilat nedeniyle patron işçilere 1 Aralık Pazartesiden itibaren 1 haftalık izin vermişse, 8 Aralıkta işe başlayan işçilere telâfi çalışması en geç 8 Şubata kadar yaptırılabilir. Ayrıca telâfi çalışması günde en fazla 3 saat olabilir. Yani günde 8 saat çalışan bir işçi telâfi çalışmasıyla beraber en fazla 11 saat çalıştırılabilir. Patron daha fazlasını dayatamaz. Telâfi çalışması işçinin tatil gününde yaptırılamaz.