Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Enstitüsü (DİSK-AR) Temmuz 2016 sendikalaşma ve Aralık 2015 toplu iş sözleşmesi kapsamı istatistiklerini değerlendirdi. DİSK-AR’ın raporu Türkiye’de işçilerin çok büyük oranda örgütsüz çalıştığını, pek çok işçinin sendika üyesi olduğu halde toplu iş sözleşmesi kapsamında olmadığını ortaya koyuyor. Raporda özetle şu bilgiler yer alıyor:
Sendikalaşma istatistiği, bir yandan Türkiye’de işçi sendikalarının tablosunu ortaya koyarken, öte yandan sendikaların toplu iş sözleşmesi yapmaları için gerekli olan yüzde 1’lik işkolu barajını aşıp aşmadıklarını gösteriyor. 2012 yılında çıkarılan 6356 sayılı yasadan sonra sendikaların üye sayılarını hesaplama yöntemi değiştirildi. Bir yandan e-devlet yoluyla üyelik sistemine geçildi öte yandan işçi sayıları açısından Sosyal Güvenlik Kurumu verileri esas alınmaya başlandı. Artık daha sağlıklı veriler elde etmek mümkün hale geldi ancak ÇSGB kayıt dışı isçileri hesaba katmadığı için sendikalaşma oranları gerçek durumdan daha yüksek çıkıyor.
İşkolu |
İşçi Sayısı |
Üye Sayısı |
Oran |
Ağaç ve kâğıt |
236.371 |
20.205 |
8,5% |
Avcılık, balıkçılık, tarım ve ormancılık |
149.129 |
36.386 |
24,4% |
Banka, finans ve sigorta |
297.093 |
104.487 |
35,2% |
Basın, yayın ve gazetecilik |
94.167 |
5.518 |
5,9% |
Çimento, toprak ve cam |
170.961 |
33.320 |
19,5% |
Dokuma, hazır giyim ve deri |
985.106 |
91.080 |
9,2% |
Enerji |
241.116 |
64.676 |
26,8% |
Gemi yapımı ve deniz taşımacılığı, ardiye ve antrepoculuk |
167.016 |
13.414 |
8,0% |
Genel işler |
962.131 |
282.845 |
29,4% |
Gıda sanayi |
564.728 |
76.477 |
13,5% |
İletişim |
62.376 |
15.039 |
24,1% |
İnşaat |
1.730.246 |
45.406 |
2,6% |
Konaklama ve eğlence işleri |
861.568 |
29.197 |
3,4% |
Madencilik ve taş ocakları |
190.946 |
34.803 |
18,2% |
Metal |
1.480.048 |
256.370 |
17,3% |
Petrol, kimya, lastik, plastik ve ilaç |
449.143 |
50.589 |
11,3% |
Sağlık ve sosyal hizmetler |
320.545 |
29.187 |
9,1% |
Savunma ve güvenlik |
270.757 |
87.182 |
32,2% |
Taşımacılık |
725.143 |
71.240 |
9,8% |
Ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar |
3.079.761 |
152.439 |
4,9% |
Genel Toplam |
13.038.351 |
1.499.860 |
11,5% |
Tablo 1: İşkollarına göre işçi ve sendikalı işçi sayısı Temmuz 2016
Sendikalaşma
Temmuz 2016 istatistiğine göre sendikalı işçi sayısı 1 milyon 499 bin 860’tır. Sigortalı işçi sayısı ise 13 milyon 38 bin 351’dir. Böylece sigortalı işçilerin sendikalaşma oranı yüzde 11,5 olmaktadır. Ancak kayıt dışı işçileri hesaba kattığımızda bu oran yüzde 9,7’ye gerilemektedir. Yani ÇSGB tarafından açıklanan yüzde 11,5’lik sendikalaşma oranı fiili durumu yansıtmayan yapay bir sendikalaşma oranıdır.
Ocak 2013 istatistiğinden bu yana her dönem hızlı biçimde artan sendikalı işçi sayısı Temmuz 2016 istatistiğiyle ilk kez durgunluk eğilimine girmiştir. ÇSGB verilerine göre sendikalaşma oranları işkolları açısından da büyük farklılıklar gösteriyor. İnşaat, turizm ve büro işkolu en düşük sendikalaşma oranına sahip işkollarıdır. İnşaat işkolunda sendikalaşma oranı sadece yüzde 2,6’dır. Turizm işkolunda yüzde 3,4 olan sendikalaşma oranı, 3 milyonu aşkın işçinin bulunduğu en büyük işkolu durumundaki büro işkolunda ise 4,9’dur. Sendikalaşmanın en yüksek olduğu üç işkolu ise banka-finans, savunma-güvenlik ve genel işlerdir.
Sendikalaşmanın en düşük olduğu 10 il sırasıyla Denizli, Yalova, Antalya, Ordu, Nevşehir, İstanbul, Gaziantep, Osmaniye, Uşak ve Konya’dır. İstanbul yüzde 7,7 sendikalaşma oranı ile sendikalaşmanın en düşük olduğu 6. ildir. Sendikalaşma oranlarının yüksek olduğu iller ise belediyeler dâhil kamu işçiliğinin yoğun olduğu iller olarak ön plana çıkmaktadır. Sendikalaşmanın en yüksek olduğu Zonguldak ve Rize’de kamu kömür ve çay işletmeleri sendikalaşma açısından en önemli faktördür.
Sendikalaşma oranları cinsiyete göre de önemli farklılıklar gösteriyor. 9,1 milyon erkek işçinin 1,2 milyonu sendikalıdır ve erkek işçilerde sendikalaşma oranı yüzde 13’ün üzerindedir. 3,3 milyon kadın işçinin ise 254 bini sendikalıdır. Kadınların sendikalaşma oranı ise yüzde 7,6’dır. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği sendika üyeliği alanında da devam etmektedir.
Toplu İş Sözleşmesi Kapsamı
Toplu iş sözleşmesi kapsamı oranları açısından ise durum daha da vahimdir. İşçilerin sadece yüzde 7’si toplu iş sözleşmesi kapsamındadır. Özel sektörde ise toplu iş sözleşmesi kapsamı yüzde 4,6 civarındadır.
Toplu iş sözleşmesi kapsamında olmayan sendikalı işçinin gerçek bir sendikal korumadan yararlandığını söylemek mümkün değildir. Pek çok ülkenin aksine Türkiye’de toplu iş sözleşmesi kapsamındaki işçi sayısı sendikalı işçi sayısının çok altındadır. ÇSGB verilerine göre Aralık 2015 itibariyle toplu iş sözleşmesi kapsamındaki işçi sayısı 1 milyon 4 bindir. Sendikalı işçi sayısıysa 1 milyon 514 bindir. 510 bin işçi sendika üyesi olduğu halde toplu iş sözleşmesinden yararlanamamaktadır. Üstelik toplu iş sözleşmesi kapsamı dışındaki sendikalı işçi sayısı giderek büyümektedir.
Sendikalı işçilerin üçte birinin toplu iş sözleşmesi kapsamı dışında kalması toplu iş sözleşmesi sisteminin iflası anlamına gelmektedir. Bunun en temel nedeni işkolu, işletme ve işyeri barajları ile anti-demokratik toplu iş sözleşmesi yetki mekanizmasıdır. Türkiye’de 13,5 milyon işçi toplu iş sözleşmesi kapsamı dışındadır.
Değerlendirme ve öneriler
Türkiye’de sendikalaşma oranları ve toplu iş sözleşmesi kapsamı oldukça düşüktür. Sendikalı işçilerin üçte birini oluşturan 500 bin işçi toplu iş sözleşmesi kapsamı dışındadır.
Bu durum mevcut toplu iş sözleşmesi sisteminin çökmesi anlamına gelmektedir. Son yıllarda sendikalaşmada yaşanan sayısal artışlar kâğıt üzerinde kalmakta, sendikalaşan işçilerin büyük bir bölümü toplu iş sözleşmesinden yararlanamamaktadır.
Sendikalaşma ve toplu iş sözleşmesi kapsamının yükseltilmesi için,
- Sendikal yasalar Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) normlarına uygun hale getirilmeli, sendikal örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılmalıdır.
- Toplu iş sözleşmesi yetki sistemi köklü biçimde değiştirilmelidir.
- İşkolu, işyeri ve işletme barajları kaldırılmalı, toplu iş sözleşmesi yetkisi işçilerin özgür iradesiyle (referandum) ile saptanmalı, hantal ve anti-demokratik mevcut yetki sistemi değiştirilmelidir.
- 6356 sayılı yasada yer alan teşmil (aynı işyerindeki sendikasız işçilerin de toplu sözleşmeden yararlanması) sistemi işlevli hale getirilmeli ve toplu iş sözleşmeleri sendikasız işyerlerine de uygulanmalıdır.