Buradasınız
Sefaköy’de 1 Mayıs Şenliğinde Dostlarla Buluştuk
Çağlayan’dan bir inşaat işçisi
Pazar günü derneğimizin Sefaköy temsilciliğinde 1 Mayıs konulu bir şenlik düzenledik. Şenliğe çeşitli fabrikalardan işçiler, mahallelerimizden ailelerimiz ve okullardan öğrenci kardeşlerimiz katıldı.
Şenliğimize şarkılarla coşkulu bir şekilde başladık. Daha sonra dernek temsilcisi arkadaşımız 1 Mayıs ile ilgili konuşmasını yaptı. Tüm işçi arkadaşları 1 Mayıs’ta alanlara çıkmaya ve haklı taleplerimizi haykırmaya çağırdı. Temsilci arkadaşımızın konuşmasından sonra UİD-DER’in çeşitli etkinliklerinden derlenmiş olan tanıtım filmini büyük bir keyifle seyrettik. UİD-DER şiir ve müzik topluluğundan şarkılar ve şiirler dinleyerek coştuk. Ara verdiğimizde evlerimizden getirdiğimiz yiyecekleri UİD-DER sofrasında paylaştık. 1 Mayıs üzerine sohbetler ettik. Aradan sonra şenliğimize sınıf kürsümüzle devam ettik.
Sınıf kürsüsüne işçi arkadaşlar ve öğrenci kardeşlerimiz çıkarak 1Mayıs’la ilgili düşüncelerini anlattılar. Birçok işçi ve öğrenci kardeşimiz ilk defa 1 Mayıs’a katılacaklarını ve bu yüzden çok heyecanlı olduklarını söylediler. Bir işçi arkadaşımız, patronların 1 Mayıs’ın içeriğini nasıl boşalttığını ve biz işçileri nasıl yalıttıklarını anlattı. Bir başka işçi arkadaşımız 1 Mayıs’ın biz işçiler için ne kadar önemli bir gün olduğunu ve bu güne biz işçilerin sahip çıkması gerektiğini, bu nedenle işçilerin 1 Mayıs’ta alanlarda olması gerektiğini anlattı.
1977 1 Mayısını yaşayan bir ağabeyimiz o dönemki 1 Mayısların nasıl coşkulu bir şekilde geçtiğine değindi. Birçok kez 1 Mayıs’a katılan işçi arkadaşlar, televizyonlardan verilen o kavga dolu haberlerin yalan olduğunu, amaçlanan şeyin işçilerin 1 Mayıs’a gitmelerini engellemek olduğunu aktardılar. Evet, burjuvazi bir kez daha televizyonlarından, gazetelerinden o yalan dolu 1 Mayıs haberlerini vermeye çoktan başladı. Amaçları biz işçilerin gözünü korkutmak. Ama başaramayacaklar.Şenliğimize hep beraber söylediğimiz şarkılarla ve coşkuyla çektiğimiz halaylarla devam ettik. Şenliğimiz büyük bir coşkuyla söylediğimiz 1 Mayıs marşı ile sona erdi.
Bugün uzun çalışma süreleri, geçici işçilik, düşük asgari ücret, iş güvenliğinin olmaması, esnek çalışma ve işten atma saldırısı ile karşı karşıyayız. Kriz gerekçesiyle işten atılıp açlığa mahkûm ediliyoruz. Yeri geliyor tersanelerde kum torbası niyetine suya atılıyoruz. Peki, daha neyi bekliyoruz!
1 Mayıs’ta coşkulu, disiplinli, birleşik ve kitlesel bir şekilde alanlarda olmalı, haklı taleplerimizi haykırmalıyız!
Fabrikalardan Alanlara, Haydi 1 Mayıs’a!
46. Yılında Kavel Destanı
Son Eklenenler
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...