Buradasınız
Sincan’da “Asgari Ücret Sefalet Ücreti Olmasın” Standı Açtık
7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinde partiler asgari ücreti arttırma vaadinde bulunmuştu. Asgari ücrete yapılacak zam seçim sonrasında da çokça tartışıldı. Baskı ve korku politikalarıyla tekrar iktidar olan AKP hükümeti asgari ücreti 1300 lira yaptı. 1300 liranın açlık sınırının altında olmasını bir tarafa bırakalım, asgari ücrete 2016’nın ikinci yarısında zam yapılmayacak. Ayrıca 2016’nın ikinci yarısında yüzde 20’lik vergi dilimine gireceği için asgari ücret işçi açısından 1300 liranın altına düşecek. Zaten bu zammın hemen hemen yarısı devletin hazinesinden yani vergilerden, zamlardan karşılanacak.
Milyonlarca işçiyi emekçiyi sefalete, açlığa, kredi bataklarına sürükleyen bu ücret karşısında işçileri örgütlenmeye çağıran UİD-DER’in çalışmaları devam ediyor. UİD-DER’li işçiler olarak 3 Aralık Pazar günü Ankara Sincan’da “Asgari Ücret Sefalet Ücreti Olmasın” sloganıyla stant açtık.
Sincan merkezde bulunan tren istasyonu çıkışında açtığımız standa hava soğuk olmasına rağmen ilgi oldukça fazlaydı. Karşılaştığımız işçilere bildirilerimizi ve İşçi Dayanışması bültenimizi verdik, sohbetler ettik. Yaptığımız sohbetlerde işçilere yönelttiğimiz “asgari ücret geçinmemize yetiyor mu?” sorusuna işçilerin hemen hepsi bu ücretin biz işçileri sefalet koşullarında yaşattığı yanıtını verdiler. Yapılan yeni ücret zammının bu durumu değiştirmeyeceğini söylediler. Başta metal olmak üzere çeşitli sektörlerden işçiler, meslek lisesi öğrencileri, emekçi kadınlar son yapılan zamma yönelik “oradan verip, buradan alıyorlar”, “her şeye zam geldi asgari ücret 2 bin lira olsa ne olur?”, “zaten verdikleri bu ücret asgarinin de asgarisiyken bir de maaşlarımızı alamıyoruz” benzeri yorumlar yaptılar.
Milyonlarca insanın yaşamını etkileyen ve ismi gibi asgari bile olmayan bu sefalet ücretini bize reva görenlere karşı işçilere emekçilere ulaşmaya devam edeceğiz. Stantlarımızla, etkinliklerimizle, örgütlenme faaliyetlerimizle onlara; “örgütlüysek her şeyiz, örgütsüzsek hiçbir şey” demeye devam edeceğiz.
Borçlu
Son Eklenenler
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...