Buradasınız
Tabela Değişti Ama Sorunlar Devam Ediyor
Esenler’den bir öğretmen
Merhaba kardeşler. Ben Esenler’de temel lise öğretmeniyim. Haftanın 6 günü 12 saat çalıştığımız, maaşlarımızın asgari ücret kadarının bankaya yatırıldığı geri kalan kısmının ise elden verildiği, SGK primlerimizin eksik yatırıldığı, AGİ’lerin ödenmediği, mesai saatlerinin dışında toplantıların yapıldığı bir düzende, yani dershane sektöründe 6 yıl çalıştım. Bu sene çalıştığım kurum temel liseye dönüştü. Patron sözleşmelerin imzalandığı dönemde bizlere, “arkadaşlar dershane dönemi bitti, bizler artık kamu okullarının çalışma standartlarında olacağız” dedi. Ama kardeşler şimdi bir kez daha anlıyorum ki biz işçilerin sorunu kurumlarımızın tabelaları değişince değil bu düzen değişince biter. Çünkü daha şimdiden, yani temel lisede ilk yılımız dolmadan dershaneye benzer uygulamalar başladı. Mesela günde 8 saat çalışmamız gerekirken, toplantılar, bireysel görüşmeler, etütler için mesai saatlerinin dışına çıkılır oldu ve mesai ücretlerimiz verilmiyor.
Bitmedi kardeşler, daha anlatacaklarım bitmedi. Yemek paydoslarımız 1 saat iken şimdi 50 dakika. Bunun nedeni ise programın çıkmamasıymış. Yani yemek yeme süremizden de çalmaya başladılar. Özel işler, hastalıklar gibi nedenlerle izin aldığımızda ücret kesintisi yapılıyor üstelik. Ders boş geçmesin diye öğretmen arkadaşlarımızdan biri bu derse sokuluyor, ama izin alan öğretmenden kesilen ücret bu arkadaşa da ödenmiyor. Yani patron çalmaya devam ediyor. Normal bir kamu okulunda nöbetçi öğretmene nöbet günü az ders verilirken, temel lisede ders saatleri aynı kalıyor. Yani hem 8 saat derse giriyoruz hem de nöbet tutuyoruz. Ayrıca kardeşler bizim derste oturmamız yasak, dolayısı ile nöbet günlerimizde neredeyse hiç oturmuyoruz. Yasal hakkımız olan AGİ’ler de dershane dönemi gibi yine çalınıyor. Gerekçe ise sözleşmedeki ücretin dışına çıkmama kararları... Bizler örgütsüz olduğumuz için en küçük haklarımızı bile koruyamıyoruz. Ama UİD-DER’li bir işçi olarak biliyorum ki işçilerin ve ailelerinin daha fazla güldüğü bir dünyayı ancak birlikte kurabiliriz. Kahverengi sıralardan maden ocaklarına, fabrikalardan şantiyelere selam olsun.
Adana’da İşçi Dayanışması Dağıtımı
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...