Buradasınız
Taşeron İşçisi Bile Değil!
Kartal’dan bir işçi
Merhaba arkadaşlar. UİD-DER’in aylık çıkardığı İşçi Dayanışması bülteninin ilk sayfasında “Kölelik Bürolarına Hayır!” başlığıyla yayınlanan yazıyı okuyunca bizim işyerine yeni alınan işçi arkadaşlar gözümde canlandı.
Ben Habaş A.Ş. bünyesinde bir taşeron şirkette çalışıyorum. Geçtiğimiz günlerde fabrikaya işçi alınacağını öğrendim. Ama bu işçiler taşeron şirkete bile alınmıyordu. Hem meraktan hem de işsiz arkadaşlara haber vermek için bu işin nasıl bir iş olduğunu araştırdım. İş 5–6 aylık bir işti ve işe alınanlar bir adamın elemanı olarak çalışacaktı. Bu işçi arkadaşları işe alan, yapacağı işi gösteren ve çalıştıran Habaş’ın şefleriydi, tabi ki yaptıkları iş de Habaş’ın işiydi. Fakat nerede olduğu belirsiz bir adamın elemanları olarak işe başlatıldılar ve sorunlar başladı. İlk önce aynı işi yapmalarına rağmen diğer işçilerden az ücret aldıklarını öğrendiler. Ama sorun bu kadar değildi, iş kıyafeti ve koruyucu malzeme alamadıkları için ve tabi ki yapılan işle ilgili eğitim verilmeden tempolu bir çalışmaya zorlandıkları için iş kazaları artmaya başladı. Hastanede iş kazası raporu tutturmaya çalışanlar ise fabrika aranınca “bu işçi bizde çalışmıyor” cevabıyla karşılaştılar.
Bu yazdıklarım sadece böyle çalışan işçi arkadaşların başına gelenlerden birkaçı, ama bu kadarı bile taşeron şirketi aratıyor bize. Bir de bu sistemin daha gelişmişinin yasalaşarak patronların hizmetine sunulmasını düşünmek bile istemiyorum. Karşısında biz işçileri örgütsüz, dağınık ve bilinçsiz bulan patronların saldırıları bitmiyor. Biz ise buna karşı hem de hiç vakit kaybetmeden birleşmeli, örgütlenmeli ve bu saldırılara karşı bilinçlenip “DUR” demeliyiz. Bunu yapabilmek için de biz işçilerin en önemli mevzilerinden biri olan UİD-DER’e daha çok arkadaşımızı getirmeliyiz. Ancak bu sayede patronların bu yaptıklarına boyun eğmeyip, haklarımızı alabiliriz. Zamanı gelince de işçilerin çıkarına olan bir dünyayı sil baştan kurabiliriz. UİD-DER büyüsün, patronların düzeni gömülsün.
46. Yılında Kavel Destanı
Grev ve Direnişlerden Ders Alalım
- “Yanıyorsun Fuat Abi”
- Kredi Kartları Taksitlerinden Kurtuluyoruz!
- Neden Hiçbir Şey Değişmiyor?
- İşçilerin Kafa Karışıklığı Kimin İşine Geliyor?
- Dünya Dönüyor Ama Eskisi Gibi Değil
- Asgari Ücretle Açgözlü Olunur mu?
- Ekmeğimizin Peşindeysek Haklarımızın da Peşinde Olmalıyız!
- Hayatı Bizim İçin Ömür Törpüsü Haline Getirdiler
- Bu Düzen Sağlığımızı Bozuyor
- Benim Ekonomim Neden Şahlanmıyor?
- Migros’ta İşten Atılan Yeğenim İşe İade Edildi
- Borsada Neleri Kaybediyoruz?
- Umut Hep Vardır
- Dün Hiroşima Bugün Ortadoğu
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
- Doğru Bilgi ve Çözüm İçin Mücadele Saflarına
- Karnımızı Doyurmak Değil Sağlıklı Beslenmek İstiyoruz
- “Fedakârlık” Neden Hep Bize Düşer?
- Bazen de REFİK Olmalı!
Son Eklenenler
- İktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin haklarına pervasızca saldırıyor, işçiler mücadele ediyor. Adıyaman Besni’de Mega Polietilen fabrikasında ücret gaspına karşı başlayan direniş sonuç verdi, işçilerin 2 aylık ücretleri yatırıldı....
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...