Buradasınız
UİD-DER İSİG Buluşması Kartal’da Gerçekleştirildi
UİD-DER İşçi Sağlığı ve Güvenliği Komitesi’nin gerçekleştirdiği sokak etkinliği buluşmaları Çorlu, Kadıköy, Gebze gibi pek çok işçi semti ve kent merkezlerinde devam ediyor. Bu kez etkinlik adresi Kartal’dı. 15 Eylül Pazar günü Kartal Meydanı’nda açılan stant ve İSGK masası ile pek çok sektörden işçiye ulaşıldı. İşçilerle çalışma koşulları ve iş kazaları üzerine konuşuldu.
Kampanyamıza tepkiler oldukça olumluydu. Gerek imza alırken konuştuğumuz, gerekse iş kazalarının ciddiyetini gösterebilmek amacıyla açılan resim sergisine bakan işçiler yürüttüğümüz kampanyanın çok faydalı olduğunu, bize destek olmaktan mutlu olduklarını söylediler. Resim sergisine bakan çocuklar bile şimdiden iş kazalarının nelere sebep olacağını görüyorlardı. Fotoğraflardan etkilenen bir çocuk, babasına: “yarın evden çıkıp işe gittiğinde, senin de başına gelmeyeceğini nereden bileceksin?” diyerek kampanyamıza destek olması için babasının kolundan tutup standa getirdi.
Daha önceki stantlarda da olduğu gibi, iş kazalarının aslında ne kadar fazla yaşandığını işçilerle yaptığımız sohbetlerde bir kez daha gördük. İnsanı dehşete düşüren pek çok olayla karşılaştık. Örneğin, bir işçi işyerinde tamir için bir forkliftin diğer forkliftle kaldırılırken düşmesi sonucu elinin dört parmağını nasıl kaybettiğini anlattı. Kazayı yaşayan işçinin anlattıkları, işçilere verilen değerin ne olduğunu gösteriyordu! Patronun
hastaneye bile göndermediğini, hatta dalga geçercesine “istersen bir eczaneye git” dediğini söyledi. Bu durum karşısında insanlar “bu kadar da olur mu” diye sorabilirler ama işçiler bilinçli ve birlik olamadığında ne yazık ki çok daha fazlası bile oluyor. Bir plastik işçisi ise bozulan bir makineyi tamir ederken üstüne sıcak plastik parçasının düşmesiyle elinin yandığını anlattı. Bir diğer işçi beş tonluk prese ellerini kaptırdığını, bir tekstil işçisi ise iş kazası geçirdikten sonra bunalıma giren hatta bu yüzden intihar eden tanıdığının olduğunu acıyla anlattı. Yaşanan örnekler anlatmakla bitmiyor.Yaşanan pek çok olayda işçiler, yeterince haklarının bilincinde olmadıkları ve bir şeylerin değişebileceğine inanmadıkları için kendilerini çaresiz ve yalnız hissediyorlardı. Ama bizler sohbeti sürdürünce ve yapabileceğimiz çok şey olduğunu gösterince durumun değişebildiğini de gördük. İşçilerden yaşadıkları sorunlara ve patronların uyguladıkları baskılara, hukuksuzluklara dair pek çok sorular geldi. İşçiler farklı farklı sektörlerde çalışsalar da pek çoğu benzer soruları sordu. İş kazası geçirdiklerinde neler yapabileceklerini, iş kazalarını önlemek için neler yapılabileceğini, patronların ücret kesintisi yapıp yapamayacakları gibi pek çok sorular geldi. Bu konuda işçilerin daha fazla bilgi alabilmeleri için, standımızda bulunan avukat ve uzman arkadaşlarımıza yönlendirdik. Hukuki anlamda da desteğimizi sunduk.
İş kazaları çok sık karşılaştığımız ve can yakıcı sorunlarımızdan biri. Ancak bu kazalar kendiliğinden ya da bizlerin dikkatsizliğinden kaynaklanmıyor. Çalışma saatlerinin uzun olmasından, patronların işçi güvenliği önlemlerini birer maliyet olarak görmesi ve gerekli önlemleri almamasından kaynaklanan kazalar, kader olabilir mi? Patronların maliyetten kısayım derken işçileri hayatından, elinden, kolundan ettiği bu kazalar kader değil. Her ay yüzü aşkın işçi arkadaşımızı bu kazalarda kaybediyorsak, nasıl kader ya da kaza diyebiliriz ki? Bizler üretenler, var edenler yani işçiler olarak patronlara trilyonlar kazandırırken, onlar bu iş kazalarını işten atma gerekçesi olarak görebiliyor. Bu nedenle bizler de hayatımızı kazanırken hayatımızdan olmamak, işçi ölümlerine dur demek için örgütlü mücadeleyi güçlendirmeliyiz.
Tanıklıklar’dan
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...