Buradasınız
Yolları Tıkayan Arabalar Değildi Bu Sefer!
Gazi Mahallesi’nden bir kadın tekstil işçisi
1 Mayıs’a günler kala iyice heyecanım artmıştı. Bu seferki öncekilerden biraz daha farklıydı. Bu heyecanımı farklı kılan ise 1 Mayıs’ımı birleşik ve kitlesel kutlayacak oluşumuzdu. Tüm sendikalar, emekten yana siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri… Bunları düşündükçe hem heyecanlanıyor hem de merak ediyordum nasıl bir gün olacak diye. 1 Mayıs geldi çattı. Sabahın erken saatlerinde yola koyulmuştuk. Buluşma yerine doğru yola çıktık. Araçtan indiğimizde bizler gibi telâşla ve hızlı bir şekilde ilerleyen 1 Mayısçılar vardı etrafta. İşe giden işçiler, yolları kapatan arabalar değildi bu sefer yolları tıkayan, 1 Mayıs için toplanan işçiler, emekçilerdi. Bizler kortej düzenini oluşturup yerimizi aldığımızda beklemeye başladık. Sıra uzadıkça uzanıyordu ve biz ilerlemek yerine geri gitmeye başlamıştık. Bunun sebebi ise ilerde yığılma fazla olduğundan geriye doğru açılmamız isteniyordu. Bu durum hem hoşuma gidiyor hem de ilerlemek istiyordum hızlı bir şekilde. Bir taraftan da yanımızdan geçen sınıf kardeşlerimizi selamlıyor, sınıf dayanışması örneğini gösteriyorduk.
Uzun bir bekleyişten sonra yürümeye başladık. Coşku arttıkça artmaktaydı. Okunan marşlarımız, atılan sloganlarımız, alkışlarımızla, Şişli’den Taksim’e giden tüm yol güzergâhında işçilerin sesleri yankılanıyordu. Ben arada şöyle bir başımı uzatıp ileriye baktığımda sadece uzayıp giden UİD-DER kortejini görebiliyordum. On binlerce işçi ve emekçi alana doğru ilerliyordu. Taleplerimizle beraber alana gelmiştik artık. Vakit ilerlemiş, program da başlamıştı. Biz alandaki yerimizi alıp taleplerimizi coşkulu bir şekilde haykırmaya devam ettik. Şöyle bir etrafıma baktığımda sendikaları ve diğer katılımcıların tamamını göremesem de alan epey kalabalık ve coşkuluydu. Taksim’in dört bir yanı emekçilerle dolmuştu. Kızıl bayraklar dalgalanıyor, marşlar okunuyor, halaylar çekiliyordu. Herkes mutlu ve canlıydı. Taksim başkalaşmıştı evet; o gün Taksim emekçilerindi ve başka olmuştu. Kürsünün programı bitirmesiyle beraber bizler de hazırlığımızı yapıp aynı kortej disiplinini bozmadan alana geldiğimiz gibi çıkmıştık alandan. Aynı coşku ve canlılığımızla araçlarımıza kadar devam ettik.
ONLAR
Oyuna Gelmeyelim, Yalanlara Kanmayalım
Son Eklenenler
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...