Yaşanan iş cinayetlerine her gün bir yenisi daha eklenerek devam ediyor. Ancak bunlardan çok az kısmı duyuluyor ya da biliniyor. Burjuva medyada, yaşanan iş cinayetlerine ne kadar yer verildiğini, ne kadar önemsendiğini hepimiz biliyoruz. Tersanelerde yaşanan ölümlerin artması nedeniyle burjuva medya bir dönem bu tür haberlere yer verdi. Ancak haberleri, işçiler eğitimsiz ve cahil oldukları için bu kazalar yaşanıyormuş gibi yansıtarak verdiler. Yaşananlar bizlere ne devletin ne de patronların işçilerin hayatlarını zerre kadar önemsediğini gösteriyor.
29 Martta Yalova Tersaneler Bölgesinde, Beşiktaş Denizcilik’te taşeron işçisi olarak çalışan 28 yaşındaki Cemil Kaya isimli işçi, çalıştığı alanda korkuluk olmaması sebebiyle yüksekten düştü. Beş-altı metrelik yükseklikten düşen işçi boynu kırılarak olay yerinde hayatını kaybetti. Kaya’nın ölümü ile tersanelerde yaşanan iş cinayetlerinin sayısı 143’e çıktı. Yaşanan ölümler karşısında hem devlet hem patronlar hem de burjuva medya üç maymunu oynamaya devam ediyor.
Bir diğer iş cinayeti de Gebze Organize Sanayi Bölgesinde kurulu alüminyum profil üretimi yapan Elit Alüminyum fabrikasında yaşandı. 3 Martta gece vardiyasında çalışan 37 yaşındaki Ahmet Çakmak adlı işçinin üzerine alüminyum profiller devrildi. Profillerin altında kalan işçi iç kanama sebebiyle yaşamını yitirdi.
Mart ayındaki iş kazaları bunlarla sınırlı değil. Eğer gün gün bir sıralama yaparsak karşımıza şöyle acı bir tablo çıkıyor:
1 Mart: İzmir’de inşaat işçisi Casim Aydın, geçirdiği iş kazası sonucu 48 yaşında yaşama veda etti.
4 Mart: Mardin’den gelen mevsimlik tarım işçileri Ankara’da trafik kazası geçirdiler ve 11 tarım işçisi hayatını kaybetti. Yine aynı gün Çanakkale’de gemide çalışan Litvanyalı bir işçi kardeşimiz geminin ambarına düşerek yaşamını yitirdi. Bursa’da bir inşaat işçisi kardeşimiz de o gün hayatını kaybedenler arasındaydı.
6 Mart: İzmir Bergama’da baraj inşaatında çalışan 47 yaşındaki Hasan Akgün iş kazasına kurban gitti. Ölüm 6 Mart günü bu sefer Gaziantep’te daha 22 yaşında gencecik bir fidan olan Ali Duru’yu aldı aramızdan.
7 Mart: İzmir Karşıyaka’da 27 yaşındaki kalıp ustası Aziz Ökmen çalıştığı inşaatın 9. katından düşerek öldü. Aynı gün Zonguldak’ta maden işçilerini taşıyan servis kaza yaptı ve bir kişi yaşamını kaybetti.
8 Mart: Siirt’te kanalizasyon işinde çalışan 42 yaşındaki Salih Bora meydana gelen göçük sonrası öldü.
9 Mart: Bursa’da bir tekstil fabrikasında çalışan işçileri taşıyan servis aracı kaza yaptı ve bir işçi kardeşimiz hayatını kaybetti.
10 Mart: Zonguldak TTK’ya ait bir madende yaşanan göçükte üzerine taş blok düşen 28 yaşındaki Hamdi Saraçlı yaşamını yitirdi.
13 Mart: İzmir Bornova’da bir mermer fabrikasında çalışan Hasan Toklu, üzerine düşen mermer blok yüzünden feci şekilde hayatını kaybetti.
15 Mart: Yine bir servis kazası ve yine ölüm. Şırnak’ta yapımı süren baraj inşaatında çalışan işçileri taşıyan servis kaza yaptı ve 1 işçi kardeşimiz hayatını kaybetti.
17 Mart: Bolu’da iskelesi çöken inşaatta çalışan 2 işçi yaşamını yitirdi.
19 Mart: Adıyaman’da yapımı süren devlet hastanesi inşaatında çalışan 24 Yaşındaki Selçuk Ekici başına düşen demir yüzünden hayatını kaybetti.
21 Mart: Yine Zonguldak yine madenler ve yine ölüm. TTK’ya ait Karadon Maden Ocağında yaşanan iş kazası sonucunda Deniz Akdeniz adlı işçi yaşamını kaybetti. Deniz Akdeniz 26 yaşındaydı.
25 Mart: Artvin’de üzerine moloz yığını düşen Cemil Doğancil hayatını kaybetti.
28 Mart: Kahramanmaraş Afşin-Elbistan Linyit işletmelerinde kamyonun devrilmesi sonucu Bostan Maral adlı işçi hayatını kaybetti.
30 Mart: Kahramanmaraş-Elbistan’da belediyeye bağlı özel bir temizlik şirketinde bir buçuk ay önce işe başlayan Safa Öksüz geçirdiği iş kazası sonucunda yaşamını yitirdi. Yine aynı gün Bursa’da işçi servisinin yaptığı kaza sonucunda iki kişi yaşamını kaybetti.
31 Mart: Trabzon’da limanda çalışan 30 yaşındaki Mustafa Ayça, vincin çarpması sonucu yaşamını yitirdi.
Evet dostlar, bunlar sadece haberimiz olan iş cinayetleri. Eminim ki istatistiklere yansımayan daha nice ölümler var. Bunlara bir de yaralanmalı iş kazalarını eklediğimizde durumun vahameti daha net ortaya çıkacaktır. Patronların almadıkları iş güvenliği önlemleri nedeniyle kimimizin babası, kimimizin kardeşi, kimimizin eşi ya da annesi iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Emin olun ki, patronların gözünde bir eşya kadar bile değerimiz yok. Bizlere para gözüyle bakıyorlar. Kazanacakları tatlı kârlarının dışında, patronlar için hiçbir şeyin önemi yok. Bu, bizler işçiler “yeter artık ölmek istemiyoruz” diyene kadar devam edecektir. Bizler bu gidişe dur demedikçe başka yaşamlar yok olamaya devam edecek. Unutmayalım ki iş kazalarını durduracak olan işçilerin örgütlü mücadelesidir.
İş Güvenliği Önlemleri Alınsın!
İş Cinayetlerine Son!