1 Mayıs’ın doğuşunun, tarihsel öneminin, dünyada ve Türkiye’deki kutlamaların sinevizyon gösterimi eşliğinde anlatıldığı programa, UİD-DER işçi korosu da marşlarla eşlik etti. Heyecanla izlenen programa UİD-DER’li işçiler kürsüden okudukları şiirlerle renk kattılar.
Sunumda, 1886 yılında Amerikalı işçi kardeşlerimizin “8 saatlik iş günü” talebiyle alanlara çıkışları ve ardından yaşanan süreç anlatıldı. Şimdilerde biz işçilerin sahip çıkamadığı 8 saatlik işgününü, ağır bedeller ödeyerek kazanmışlar işçi kardeşlerimiz. Hatta idam kararı verilirken işçi önderi Albert Parsons mahkemede şunları söylemiş: “Savunduğum fikirler ve davam uğruna asılmayı göze alabilirim.”
Etkinliğimizin ikinci bölümünde Türkiye’de 1 Mayıs kutlamalarını ve geçmişten günümüze uzanan süreci gördük. Osmanlı’daki 1 Mayıs kutlamalarından başlayarak Türkiye’de 1 Mayıs’ın kutlanma süreci anlatıldı. 1977 1 Mayıs’ı ve daha sonraki süreç üzerinde duruldu.
UİD-DER’in 1 Mayıs görüntüleri, özellikle de 2010 bir Mayıs’ından görüntüleri de etkinliğin bir parçasıydı. İşçilerin birlik olduklarında neler yapabileceklerini coşkuyla anlatan “dünya yerinden oynar işçiler birlik olsa” UİD-DER marşıyla, 1 Mayıs’ta alanlarda buluşmak üzere etkinliğimize son verdik. İşçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ta UİD-DER kortejinde alanlarda buluşmak üzere!
Fabrikalardan Alanlara, Kol kola, Omuz Omuza 1 Mayıs’a!