
Merhaba arkadaşlar, ben fabrikada boya işi yapan bir işçiyim. Bugüne kadar hiç 1 Mayıs’a katılmadım. Sadece bildiğim kadarıyla 1 Mayıs işçi bayramıydı ama hiç iyi olaylar olmuyordu.
Bir gün bir işçi arkadaşımla tanıştım. Bana sordu: “1 Mayıs yaklaşıyor, katılmak ister misin? Daha önce 1 Mayıs’a katıldın mı?” Ben “Hayır, hiç katılmadım ve katılmak da istemem” dedim. Bana güzelce ve tatlı bir şekilde anlattı. Ama benim kararım yine hayırdı, ta ki 1 Mayıs öncesine kadar. Benim arkadaşım ikna konusunda üstün yetenekli olduğu için ve ben de değer verip saygı duyduğum için kıramadım ve evet katılacağım dedim.
1 Mayıs sabahı erken kalktım ve yola çıktım. Arkadaşlarla beraber, otobüslere bindik. Taksim’e, 1 Mayıs’a, işçinin, emekçinin bayramını kutlamaya ve isteklerimizi dile getirmeye gittik. Taksim’e gittiğimde çok heyecanlıydım. Hiç ummadığım bir kalabalıkla karşılaştım. Binlerce insan oradaydı. Din, dil, ırk gözetmeksizin işi, mesleği ayırmaksızın herkes emeğinin hakkını alabilmek, iyi bir yaşam sürdürebilmek ve nesline de rahat bir yaşam sunmak için 1 Mayıs mücadelesine katılmıştı. Etkinlikler çok güzeldi. Yürüyüşler yapıldı, sloganlar atıldı, verdiğimiz emeğimizin karşılığını alamadığımız dillendirildi, işçinin ve emekçinin hakkı dile getirildi. Ben 1 Mayıs’a UİD-DER’li arkadaşlarımla katıldım. Onları tanıdığım için çok mutluyum.
UİD-DER’in gerçekten işçinin ve emekçinin hakkını savunup, çok ciddi çalışmalar içerisinde olduğunu gördüm. Hepsi birbirinden değerli ve hayatta hayal âleminde değil de gerçek yaşam ve gelecek mücadelesi veren, benim deyimimle bir aileydi. Ben 1 Mayıs’a katıldım, o coşkuyu işçinin, emekçinin birlik, beraberlik içerisindeki o mutluluğunu yaşadım.
Benim diyeceğim şu ki arkadaşlar, gelin bir olalım, el ele, omuz omuza, yan yana bu mücadelemizi sürdürelim ve geleceğimizi aydınlatalım. Ben UİD-DER’li arkadaşlarımla tanıştım ve çok mutluyum. Siz de gelin katılın. Bu mücadelemiz sürsün, hayatımız ve geleceğimiz kararmasın kardeşlerim.