2 Temmuz Cumartesi günü Kıraç’ta dostlarımızla “Anadolu’nun Kayıp Şarkıları” adlı belgeseli izledik. Etkinliğimize deri, tekstil, metal, inşaat, hizmet sektöründen işçiler katıldılar. Belgeseli izlemeye başlamadan önce, sunumu yapan arkadaşımızdan dinledik neler göreceğimizi. Arkadaşımız “Anadolu’ya hep birlikte bir yolculuk yapacağız” demişti. Gerçekten de muhteşem bir yolculuktu. Sunumda söylenenler bizi iyice meraklandırmıştı. Belgeseli izlemeye geçmeden önce, bir arkadaşımız Ahmed Arif’ten “Anadolu” şiirini okudu. Güneşin yükseldiği yere şöyle sesleniyor şair: “Beşikler vermişim Nuh’a/ Salıncaklar, hamaklar…/ Havva Ana’n dünkü çocuk sayılır/ Anadoluyum ben tanıyor musun?”
Şairin de belirttiği gibi Anadolu çok eski medeniyetlerin beşiği oldu. Bugün de birçok kültüre ev sahipliği yapmaya devam ediyor. Belgeselde Anadolu’nun her yöresinin kültürleri anlatılmış. Türkleri, Kürtleri, Ermenileri, Azerileri, Çerkezleri, Rumları, Gürcüleri, Lazları ve daha nicelerini anlattı bize Anadolu… Doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine kültürlerin nasıl bütünleştiğini, birbirlerini nasıl tamamladıklarını gördük. Anlatılan hikâyelerden, fıkralardan, oynanan oyunlardan “bizim birbirimizle bir sorunumuz yok. Biz kardeşçe bu topraklarda yaşayabiliyoruz. Farklılıklarımız zenginliğimizdir, sorun egemenlerdir, kardeşliğin önüne geçen onlardır” deniliyor adeta. Belgeseli izleyen işçi arkadaşlarımız bu düşünceleri onaylarcasına heyecan ve mutluluk içinde izlediler. Çünkü fabrikalarda farklı kültürlerden, inançlardan birçok işçi birlikte çalışıyorlar, arkadaş oluyorlar, birbirlerini seviyorlar. Sorunların din ve kültürlerimizden kaynaklanmadığını gördük hepimiz.
Yıllarca bu topraklarda imparatorluklar hüküm sürdü, değiştirmeye, asimile etmeye, yok etmeye çalıştılar. Ama bu topraklarda yaşayan halklar direndiler. Burjuvazi bugün hâlâ bu topraklarda yaşayan halkları dinleriyle, ırklarıyla, kültürleriyle birbirine düşürmeye çalışıyor. Burjuvazinin bu oyunlarına biz işçiler ancak örgütlülüğümüzle karşı durabilir, onları geri püskürtebiliriz. Örgütlülüğümüz barışın ve güzel günlerin teminatıdır.
Yaşasın Halkların Kardeşliği!
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!