
Devletten okulları güçlendirme inşaatının ihalesini alan Özsoy İnşaat uzun bir süredir işçilerine paralarını vermiyor ve sorunu alt taşeron firmalara havale ediyordu. Aylar süren oyalamaların sonunda artık işçiler haklarını almak için harekete geçmeye karar vermişlerdi ve yaklaşık iki hafta önce firmanın önünde dövizlerle ve sloganlarla eylem yapmışlardı. İlk gün eylemden sonuç alamayan işçiler ertesi gün eylemlerini sürdürmek için yeniden bir araya geldiler. İkinci günün sabahında toplandıklarında patron işçilerden birine hakaretler yağdırdı ve hakarete uğrayan işçi suç duyurusunda bulunmaya karakola gitti. Basın açıklamasının ardından, patrona ait benzin istasyonunun önünde sergilemek amacıyla işçilerin hak gaspını özetleyen ve benzin istasyonunu boykota çağıran bir pankart hazırlandı. Pankart henüz benzin almaya gelen müşterilere gösterilmeye başlanmadan patron bir arabulucu gönderdi ve işçilere paralarının ödeneceğini bildirdi. Ertesi gün paralarını almak için tekrar gelmek üzere kararlı olarak ayrılan işçiler, o akşam patron tarafından telefonla arandılar ve paralarını almak için alt taşerona ait inşaatlardan birinin şantiyesine gitmeleri söylendi. Böylelikle patron ertesi sabah yani üçüncü günde işçilerin arasındaki bütünlüğü kısmen bozabilmişti. İşçiler her ne kadar kesinti yapılmış olsa da sonunda ücretlerini kısmen alabildiler. Ücretlerinde kesinti yapılmasını reddeden iki işçi görüşmeleri sürdürdü ve sonuç alınamaması üzerine 7 Temmuz günü tekrar eylem yapmak üzere firmanın önüne gitti. Bu sefer aynı gün içinde bir anlaşmaya varıldı ve paralarının kalan kısmını aldılar.
Mücadele yolunu seçen, direnen ve birlikte hareket eden işçilerin haklarını alabileceğini bir kez daha görmüş olduk.