
Sefaköy temsilciliğimizde, mücadeleci işçi önderi Kemal Türkler’i andık. Kemal Türkler’i anlatan “İşçilere Benden Selam Söyle” adlı belgeseli izledik anma etkinliğinde. Kemal Türkler 22 Temmuz 1980’de sermaye sınıfının eli kanlı bekçileri tarafından katledilmişti. Mücadeleci sınıf sendikacılığını benimseyen, işçilerin yoğun sevgisini kazanmış, sermaye sınıfına korku salmış olan Türkler, DİSK’e bağlı Maden-İş sendikasının da başkanıydı. Belgesel Türkiye’de sendikal faaliyetlerin başlangıcından, Kavel grevi, Paşabahçe, Sungurlar, Derby, 15-16 Haziran mücadelelerinden örnekler verip Kemal Türkler’in buradaki etkin rolü hakkında bilgi veriyor, gelişen sınıf mücadelesine ışık tutuyordu.
Belgeseli dernek binamızın terasında kurmuş olduğumuz İstanbul manzaralı açık hava sinemamızda izledik. Belgesel etkinliğine fabrikalardan, çeşitli sektörlerden işçiler katıldı. Güneş battı, ufukta kızıllık oluştu ve karanlığı bekliyoruz perdeyi görebilmek için. Herkes heyecanla belgeselin başlamasını bekliyor. İşte karanlık çöküyor, son dönemdeki aşırı sıcaklar yüzünden bunalan bedenlerimiz üzerine tatlı bir yel esiyor ve belgeselimiz başlıyor. Hava limanı çok yakınımızda, malum, çok yoğun olduğundan uçak sesleri biraz rahatsız edici ama belgeselimizin sesi üste çıkmayı başarıyor. Belgeselde bir konu çok ilgimizi çekti. Kemal Türkler Gönen’de işçi üniversitesini kurarken orada yaşayan halka da çok yararı olmuş. Yetiştirilen ineklerden elde edilen süt oradaki çocuklara veriliyormuş. 6 yaşındaki bir çocuk babasına şöyle bir soru sormuş: “Baba, Kemal Amca burayı biz süt içelim diye yaptı di mi?” Baba, “evet yavrum sizler hep süt içesiniz diye yaptı” demiş. O dönemde yükselen sınıf mücadelesinde bir patronun işçilere karşı sözleri ise şöyle: “Ben fabrikanın duvarını yüksek yaptım, buraya yasa, sendika giremez!”.
Peki işçiler ne dediler, ne diyoruz, ne diyecekler: “O duvarlarınız vız gelir bize vız!”.