
İngiltere
england.jpg [1]

Çin
Şenzen bölgesinde bulunan ve 400 kadının çalıştığı Top Form iç çamaşırı fabrikasında işçiler greve gitti. Bir yöneticinin, kadın işçilerden birine “kendini çatıdan at ve cehenneme git” diye bağırması bir anda fabrikanın durmasına yol açtı. Müdürlerin tutumunu protesto eden kadın işçiler, daha sonra baskıların son bulması ve ücretlerin yükseltilmesi için eylemlerine devam ettiler. 5 günlük bir grev yaptılar. Fabrika yönetimi işçilerin taleplerini kabul ettiğini açıkladı. Bunun üzerine işçiler işbaşı yaptılar.
Top Form fabrikası Çin’in güneyindeki bir sanayi bölgesinde bulunuyor. Aynı bölgede bulunan yüzlerce fabrika var. Bölgedeki işçiler aylardır düşük ücretlere ve kötü çalışma koşullarına karşı mücadele ediyor. İşçilerin isyanının büyümesinden korkan hükümet, Nisan ayında asgari ücreti 1100 Yuandan 1320 Yuana çıkarmak zorunda kalmıştı. Bu küçük zamma bile patronlar tepki göstermiş ve fabrikalarını daha ucuz işgücü çalıştırabilecekleri Vietnam gibi ülkelere taşıma planlarını hızlandırmışlardı. Buna rağmen geçtiğimiz ay içinde yaklaşık 17 bin işçi greve gitti. Nike ve Adidas gibi markalara ayakkabı üreten 7000 işçi, Pepsi dolum fabrikalarında çalışan 2000 işçi, Jingmo Elektronik fabrikasında dünyanın en büyük bilişim şirketlerine bilgisayar parçaları üreten 1000 işçi grevlerini yürüyüş ve protestolarla, kitlesel mitinglerle ileriye taşıdılar.Zimbabwe
Zimbabwe'deki şantiyelerinde binlerce işçi çalıştıran Çin şirketleri, Zimbabwe Yapı ve Ticaret İşçileri Sendikası tarafından sıkı denetime alındı. Çin firmalarının işçileri son derece kötü koşullarda çalıştırması, işçi güvenliği önlemlerini almaması, iş kıyafetleri vermemesi işçilerin canına tak etmiş durumda. Ama baskılar bununla da sınırlı değil. Şirket yöneticileri, işçilere çalıntı inşaat malzemeleri veriyor ve bunları satmalarını istiyor. Satılan malzemelerin parasını kendilerine getirmelerini istiyorlar. Böylelikle işçilerin sırtından kazandıkları para kat be kat artıyor. Sagecoa firmasının şantiyelerini denetleyen ve firma yetkilileriyle görüşme talep eden sendika hiçbir yetkiliyle görüşemedi. Bunun üzerine sendika, görüşme isteği kabul edilene kadar işçilere iş bırakma çağrısında bulundu.Bulgaristan
Ekonomik krizin etkileri Bulgaristan ekonomisini de uçuruma sürüklüyor. 27 bin işçinin çalıştığı Bulgaristan Demiryollarının yönetiminin “tasarruf” gerekçesiyle büyük oranda işçi çıkarmaya gideceği biliniyor. Bunun üzerine Podkrepa Emek Federasyonu ve Bulgaristan Bağımsız Sendikalar Konfederasyonu 24-26 Kasım tarihinde 3 günlük grev kararı aldı.
Demiryolu işçilerinin 3 günlük genel grevi tren seferlerinin durmasına neden oldu. Seferlerin %77’si iptal edildi. Bulgaristan İstanbul seferini yapan tren de yola çıkmadı. Bulgaristan hükümeti demiryolu işçilerine haklarını vermek yerine, onları “uluslararası alanda Bulgaristan’ı rezil etmekle” suçluyor. Ama işçiler haklarını almakta kararlı.
Endonezya
Dünyanın en büyük madencilik şirketlerinden biri olan Freeport McMoRan’ın Endonezya’daki ocaklarında çalışan yaklaşık 8000 işçi 3 aydır grevlerini sürdürüyor. Endonezya’nın Papua Yeni Gine sınırında ve denizden 4000 metre yükseklikteki dağlarda bulunan altın ve bakır madenlerinde süren grev, hem hükümeti hem de Amerikalı Freeport şirketini rahatsız ediyor.
2010 yılında 19 milyar dolarlık gelir açıklayan şirket, işçilerin taleplerine kulaklarını tıkıyor. İşçiler, bir buçuk dolar olan saat ücretlerinin 4 dolara çıkarılmasını, iş koşularının düzeltilmesini, işçi güvenliğinin sağlanmasını ve yalıtık olan bölgedeki hayat pahalılığının engellenmesini talep ediyor.
Grevi yalıtmaya çalışan şirket, işi grevci işçilere kurşun sıkmaya kadar götürdü. Can güvenlikleri olmadığını söyleyen işçiler, bu nedenle evlerine de gitmiyor. Bu güne kadar 4 grevci işçi öldürüldü. Ücretleri yükseltmeye yanaşmayan şirketin, işçileri bastırması için polise rüşvet olarak yedirdiği paranın 79 milyon doları aştığı söyleniyor. Şirketin beslediği Endonezya polisi gazetecilerin bölgeye girişini de engelliyor.
İşçiler, madenlere grev kırıcıların girişini engellemek için yollara barikat kurarken, şirket yönetimi ise sabotajlarına devam ediyor. Eylülde başlayan grev, işçilerin taleplerinin dikkate alınmaması ve işçilere şiddet kullanılması nedeniyle giderek ivmeleniyor.