
Basın açıklamasında Türkiye’nin bir açık hava cezaevine dönüştüğünü, her yeni güne tutuklama haberleriyle başlandığını, AKP’li olmayan kurum ve kuruluşların hatta kişilerin topyekûn bir saldırı ve baskı dalgasıyla karşı karşıya olduğunu, son günlerde onlarca avukatın aynı gün gözaltına alındığını ve 33’ünün tutuklandığını dile getirdiler. Yine son günlerde KESK genel başkanının, eski genel sekreterinin, eski kadın sekreterinin, Eğitim-Sen eski ve yeni kadın sekreterlerinin, üç genel meclis
üyesinin de aralarında bulunduğu 25 KESK’linin sendikal faaliyet nedeniyle 6’şar yıl 3’er ay ceza ile cezalandırıldığı belirtildi. Kürt sorununda ise demokratik ve barışcıl çözümü isteyen herkesin KCK’li olduğu iddiasıyla tutuklanma tehlikesi ile karşı karşıya olduğu dile getirildi. Basın açıklamasında son olarak talepler sıralandı:“Özel Yetkili Mahkemeler ve Terörle Mücadele Yasası kaldırılmalıdır!
Gözaltı operasyonları durdurulmalıdır!
Hukuka aykırı tutuklananlar derhal serbest bırakılmalıdır!
Taleplerimiz dikkate alınmazsa, gereği yapılmazsa okulda, sırada, içeride, dışarıda, fabrikada, işyerlerinde, her yerde direnişi yükselteceğiz. Ya onlar ülkeyi cehenneme çevirecek ya da bizler geleceğimize sahip çıkarak eşit, özgür, adil ve barış içinde bir ülke kuracağız.”
Basın metni okunduktan sonra “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!” sloganı atılarak basın açıklaması sona erdi.