
“Senin burada ne işin var, neden sokakta değil de evdesin?” Bunlar Zonguldak maden işçilerinin büyük Ankara yürüyüşü sırasında bir işçi eşinin yürüyüşten dönen kocasına söylediği sözlerdir. 1991 yılının Ocak ayında maden işçileri ücretlerinin yükseltilmesi ve maden ocaklarının özelleştirilmesinin durdurulması için bir araya gelip Ankara’ya yürümüştü. İşçi ailelerinin ve başka sektörlerden işçilerin de katılmasıyla yürüyen işçilerin sayısı yüz bini bulmuştu. Yürüyüşte, işçi eşleri ön saflarda yer alarak eşlerine destek olmuşlardı. Maden işçileri Ankara’ya yürürken ben daha doğmamıştım bile. Biz o günleri yaşamamış olsak da sınıfımızın geçmiş deneyimlerinden ders çıkartmamız gerekiyor. Bu yüzden derneğimiz UİD-DER’in Aydınlı temsilciliğinde “Yüz Bin Kişiydiler” belgeseli çok öğreticiydi.
Maden işçilerinin Ankara yürüyüşlerini anlatan belgeseli, çeşitli sektörlerden işçi arkadaşlarımızla birlikte izledik. Belgeseli izlerken aklımdan geçen şuydu: Neden bugün de olmasın? Madenlerdeki ve diğer sektörlerdeki işçi kuşaklarının mücadelelerle kazandığı haklar bir bir elimizden alınırken, bugün neden olmasın? Sonra etrafıma baktım. Belgeseli izlemeye gelen işçi arkadaşlarımın o günün coşkusunu hissettiklerini yüzlerinden okumak zor değildi. Bu tür mücadelelerin bugün de olabileceğine inancım bir kat daha arttı. Yapmamız gereken tek şey birlik olmak, 1991 yılında olduğu gibi, mücadele ederek haklarımızı koruyup geliştirmektir.