
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı “Taşra Teşkilatının Yeniden Yapılandırılması, Personel, Taşınır ve Taşınmazların Tahsisi ve Devrine İlişkin Genelge”ye ilişkin olarak bir basın açıklaması düzenledi.
24 Şubat Cuma günü Sağlık Bakanlığı önünde bir araya gelen SES üyesi emekçiler, AKP hükümetinin sağlıkta yarattığı güvencesizliği protesto ettiler. “Sağlık Haktır Satılamaz”, “Hükümet Hükmünü Al Başına Çal” sloganları eşliğinde, ıslıkları ve alkışlarıyla bakanlık önünde toplanan sağlık emekçileri adına basın açıklamasını SES Genel Başkanı Çetin Erdolu okudu. Basın açıklamasında, adı geçen genelge ve 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yle birlikte sağlıkta dönüşüm programı için yasal zeminin de hazırlandığı belirtildi. Daha önce taşınır ve taşınmazların tahsisi ile personel devir işlemlerinin 24 Şubat 2012 tarihine kadar gerçekleşeceğinin söylendiği, ancak AKP hükümetinin çoğu şeyde olduğu gibi bunda da hazırlıksız olduğu için personel devir işlemlerini 15 Mart mesai bitimine kadar uzattığı söylendi. AKP hükümetinin, sağlık hizmet sunumu, Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşların teşkilat yapısı ve görevleri tümden değiştirilirken, sendikaları, akademik kurulları, sağlık hizmeti verenleri ve sağlık hizmeti alanları hiçbir biçimiyle bu sürece dâhil etmediği belirtildi. Hükümetin bununla da yetinmeyip, çıkarılan KHK’yi “ileri demokrasi” örneği olarak internet üzerinden tartışmaya açtığı dile getirildi.
Çetin Erdolu sonuç olarak şöyle dedi: “Çalışma yaşamımızı, sağlık hakkımızı, iş güvencemizi, geleceğimizi karartan, mesleğimizi değersizleştiren ve itibarsızlaştıran bu düzenlemelere karşı iki seçeneğimiz var; ya bu uygulamaları kabul edeceğiz ya da işyerlerimizde statü farkı gözetmeden, sendikal rekabeti değil birlikte dayanışmayı ve mücadeleyi esas alan işyeri sağlık çalışanları meclisleri ile bağısızlığımıza, iş ve gelecek güvencemize, sağlık hakkımıza sahip çıkıp yüksek sesle itiraz ederek direneceğiz. AKP’nin uydurma gerekçelerle açıkça suç icat ederek uyguladığı baskı, sürgün, gözaltı ve tutuklamalar bizleri yıldıramayacaktır.”
“KHK’lerle Paran Kadar Sağlık Anlayışına-Baskı ve Sürgünlere Direneceğiz” pankartının açıldığı açıklama sonrasında, KESK üyesi diğer sendikaların da katılımıyla Ankara Adliyesi önüne yüründü ve burada da 9 KESK’li kadın sendikacının gözaltına alınmasına dair bir basın açıklaması yapıldı. “13 Şubat 2012 tarihinde KESK, SES ve Tüm-Bel-Sen Kadın Sekreterleri dâhil gözaltına alınan 15 arkadaşımızdan 9’u tutuklanmıştır. Tutuklama sırasında bazı üyelerimize işyerlerinde kelepçe takılmış, bazılarının evlerinin kapısı kırılarak içeri girilmiş, okuma yazması olmayan ailelere zorla tutanak tutturulmuştur. Yine bazı basın yayın organlarında dosyalarda gizlilik kararı olmasına rağmen, her gün yeni haberler çıkmakta, konfederasyonumuz ve sendikamız kriminalize edilmeye çalışılmaktadır” denilerek, suç duyurusunda da bulunuldu.