
Ümraniye’de ikinci kez “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyelim” imza kampanyası için stant açtık. Hava güneşli olduğundan, merkez çarşı oldukça kalabalıktı. Önlüklerimizi, şapkalarımızı giyip hazırlıklarımızı yaparken, etraftan gelip geçenler ve banklarda oturanlar meraklı gözlerle bizi izlemeye başladı. İmza föylerimizi elimize aldık, “kıdem tazminatımız elimizden alınıyor, haberiniz var mı?” diyerek etrafımızdakilerden imza toplamaya başladık.
İmza kampanyamızla yakından ilgilenenlerin yanı sıra işyerindeki sorunları paylaşan, yeni yeni imza kampanyaları öneren işçiler de vardı. Bir mağaza işçisi, “İşyerinde 6 yıldır çalışıyorum. İş sözleşmemi imzalarken bana ‘işyerinde hiçbir alacağım yoktur’ diye imza attırdılar. İşten atılırsam kıdem ve ihbar tazminatımı alabilir miyim?” diye sorarak, işyerinde yaşadığı sorunu dile getirdi. Taşeronda çalışan bir işçi, “taşeronluk kaldırılsın diye de bir imza kampanyası yapın” derken, bir diğer işçi, “emeklilik yaşının düşürülmesi için de imza toplayın” dedi. Başka bir işçi ise “İşçiler çok uzun çalışıyorlar. Çalışma saatleri 12 saate çıktı. Ne dinlenmeye vakitleri var ne de çocuklarına zaman ayırıyorlar. İş saatleri kısaltılsın diye de imza kampanyası yapın” diyerek işçilerin üç önemli sorununa dikkat çekti. Biz de bu sorunları çözebilmek için örgütlenmek gerektiğini, önerileri yapanların da bu mücadelede yer alması ve diğer işçileri mücadeleye çekmek için çalışmaları gerektiğini söyledik.
Ayrıca hükümetin ve medyanın kıdem tazminatıyla ilgili yalanlarına kanan işçiler de vardı. Onlara durumun gösterildiği gibi olmadığını anlattık. İmza kampanyamızla, kıdem tazminatını çok sayıda işçi ve emekçinin gündemine taşıdık. Davetiyelerimizle, işçi kardeşlerimizi 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinliğimize davet ettik.
Patronların kıdem tazminatımızı gasp etmelerine izin vermeyelim, mücadeleyi yükseltelim!