Dünyada her gün yüzlerce insan açlıktan ölüyor. Milyonlarca insan karın tokluğuna çalışıyor. Çalışma koşullarının ağırlığına rağmen verilen ücretler açlıktan ölmeyi engellemekten öteye gitmiyor. Egemenlerse şaşaalı bir hayatın içinde keyif çatıyorlar. Hem de işçilerin emeklerini sömüre sömüre!

Norveç veliaht kralı ve eşi prenses Mette-Marit, yıllık 2 milyon 250 bin avro olan gelirlerinin yetmediğini bildirmişler. Personel giderleri ve çocuk bakımı için daha fazla bütçeye gereksinim duyduklarından, gelirlerinin arttırılmasını istemişler. Kral ve prenses hazretleri o parayla yeterince lüks yaşayamıyorlarmış. Çalışmak nedir bilmeyen bu emek hırsızları, sıra yaşamaya gelince en iyisini yaşamak istiyorlar ve yaşıyorlar. İşçilere verilen ücretler ortadayken, bu kadar büyük bir paranın yetmediğinin öne sürülmesine ve üzerine zam istenmesine ağlasak mı, gülsek mi?

Sömürüye doymayan bu sınıf işçilere bir kuruş zam yapmazken; sıra kendilerine gelince hep daha fazlasını talep ediyorlar. Burjuva sınıfın bu kadar pervasızca davranması, karşısında örgütlü bir güç olmayışındandır. İşçilere bu kadar eziyeti reva gören, emeklerini çalan bu hırsızlardan hesap sormak için mücadele bayrağını yükseltelim.