
Sarıgazi temsilciliğimizde Pazar sabahı, tekstil işçileriyle birlikte kahvaltı yaptık. Kahvaltı soframızı evlerimizden getirdiğimiz yiyeceklerle donattık. Kahvaltımızdan sonra tekstil işçilerinin çalışma koşullarını anlatan kısa bir video izledik. İzlediğimiz görüntülerden sonra sohbetimize başladık. Sohbetimize şarkılar ve türküler eşlik etti.
Tekstilde çalışan arkadaşlarımız işyerlerindeki sorunlarını dile getirdiler. Tekstil işçileri çok kötü koşullarda çalışıyorlar. Arkadaşlarımız fazla mesai, düşük ücret, sigortasız çalışma ve meslek hastalıkları gibi sorunlarla boğuştuklarını belirtiler. Bir kadın işçi, ücretinin asgari ücret olduğunu ve sigortasız çalıştığını anlattı. Sigortasının yapılmasını istediğinde, patronu, sigorta yapacağını ama maaşını da 500 liraya indireceğini söylemiş. Geçinebilmek için sigortasız çalışmaya mecbur kaldığını anlatarak, patronların sigorta hakkını bile şarta bağlamalarına tepki gösterdi. Bir başka kadın işçi de, küçük yaştan itibaren çok çalışmaktan dolayı boyun ve bel fıtığı olduğunu, kollarında kas yırtılması meydana geldiğini söyledi.
Sohbetimizde ayrıca tekstil işçilerinin sorunlarının, aslında diğer sektörlerde çalışan işçilerin de sorunları olduğunu belirttik. Bu gerçeği UİD-DER medya ekibinin hazırladığı “Neden Yoksullaşıyoruz? Nasıl Sömürülüyoruz?” adlı videoyu izlediğimizde de açıkça görmüş olduk. Etkinliğimizde, 1 Mayıs’ın yaklaşması vesilesiyle geçmiş 1 Mayıs görüntülerinin yer aldığı videoyu hep birlikte izledik. Ardından her bir arkadaşımız bu 1 Mayıs’ta taleplerinin neler olduğunu anlattı. Parasız sağlık hakkı, çalışma koşullarının düzeltilmesi, çocuklar için işyerlerinde kreşler açılması, daha iyi ücret, çalışma saatlerinin kısaltılması, tüm işsizlere iş isteyenler oldu. Her birimiz taleplerimizi tek tek sıraladık. İşçi arkadaşlarımız taleplerini sıraladıktan sonra, “evet, 1 Mayıs’a gitmeliyiz ve bu taleplerimizi alanda haykırmalıyız” dediler.
Patronların düşük ücret, fazla mesai, kötü ve uzun çalışma koşulları gibi dayatmalarına karşı biz işçilerin sesini yükseltmesi ve mücadele etmesi gerekiyor. Bizim gücümüz birliğimizden ve örgütlülüğümüzden gelir. Gücümüzü ve örgütlülüğümüzü göstereceğimiz en önemli yerlerden biri de 1 Mayıs meydanıdır. 1 Mayıs meydanına çıkan bir işçi yalnız olmadığını ve güçlü bir sınıfın üyesi olduğunu görecektir. 1 Mayıs meydanından kendi gücüne ve örgütlülüğüne daha çok güvenerek, güçlenerek dönecektir. Bunun için hepimiz, nerede olursak olalım, hangi sektörde çalışırsak çalışalım 1 Mayıs’ta hep birlikte alanlarda taleplerimizi haykıralım.