Mersin Limanında taşeron bir firma olarak faaliyet gösteren Akan-Sel Nakliyat’ta 2008 sürecinden beri TÜMTİS sendikası örgütlü. 5 Ocak 2008 tarihinde başlayıp 5,5 ay süren direnişin ardından MIP patronu TÜMTİS’in limandaki etkisini kırmak maksadıyla Akan-Sel Nakliyat’ta çalışan 350 işçiyi MPO isimli başka bir taşerona geçirip, ardından ana bünyeye (kadroya) almıştı. Akan-Sel’de çalışmaya devam eden 263 işçiyle 2009 yılında 2 yıllığına bir TİS imzalanmış, 2012 içerisinde imzalanması gereken 2. dönem TİS’te uyuşmazlık oluşarak grev kararı alınmıştı. Tüm bu gelişmelerin sonucunda 27 Nisan grevin uygulanacağı tarih olarak belirlenmişti. Ancak greve bir gün kala her şey değişti.

Taşeron bir işyerinde örgütlenmenin zorluğu en can yakıcı biçimiyle işçilerin örgütlülüğünün ve sendikal gücünün karşısına dikildi. Ana firma MIP, taşeronu Akan-Sel ile 10 Mayıs 2012’de imzalaması gereken sözleşmeyi yenilemeyeceğini duyurdu. Bunun üzerine TÜMTİS Genel Başkanı Kenan Öztürk, Genel Sekreteri Gürel Yılmaz ve Şube Başkanı Savaş Gürkan günlerdir MIP ve Akan-Sel ile toplantılar yapıyordu. İşçilerin ana bünyeye geçişi, ücretleri ve tüm sosyal hakları konusunda saatler süren toplantılar sonucunda sabırlar tükenmeye başladı. Limanda eylemlilikler artmaya, iş yavaşlatılmaya, kornalarla liman içerisinde konvoylar oluşturulmaya, liman dışına yürüyüşler yapılmaya başlandı. MIP önce kıdem tazminatlarını ödemeyeceğini söyledi. Sonra %30’unu, %40’ını, %50’sini derken nihayet tamamını ödemeyi kabul etmek zorunda kaldı. İşçilerin asgari ücret+prim sistemi şeklinde aldıkları ücretlerini 1200 liraya çıkarmak, imzalanmayan TİS süreci için 1750 lira ödemek, yılda iki tam maaş tutarında ikramiye ödemek, işçilerin çalışma koşullarının ağırlaştırılmaması konusunda teminatta bulunmak ve işçilerin eski işçi sayılarak deneme süresine tâbi olmayacaklarını kabul etmek zorunda kaldı. Akan-Sel’de çalışan TÜMTİS üyesi 263 işçinin MIP’e geçişi 11 Mayıs 2012 tarihinde gerçekleşecek.

İşçiler bir yandan ana bünyeye tüm haklarıyla birlikte geçiş için sözleşmelerini sevinçle imzalarken diğer yandan yüreği buruk olanlar derdini anlattı UİD-DER’li dostlarına. Bir işçi arkadaş “biz bu limana emek verdik, onurumuzla direndik, örgütlülüğümüzü kaybetmedik. Yeni yasa bu halde çıkarsa TÜMTİS tüm yetkisini kaybedecek. Ama bizim yöneticilerimiz son ana kadar bizlerin çıkarları için çetin kavga verdi. Bu limana onuruyla bu sendika girdi, dilim varmıyor ama onuruyla gidiyor” dedi. Yıllardır meclisten çıkması beklenen iş kollarının birleştirilmesi ile ilgili yasa meclise 18’den 21’e yükselerek geldi. Bunun anlamı limanda taşımacılık işi yapanlarla tahmil-tahliye yapanların aynı sendikaya üye olamaması, yani TÜMTİS’in limandaki yetkisini kaybetmesi demek. 4 yıldır örgütlülüklerini koruyan 350 MIP işçisiyle, ana bünyeye geçerek yetkiyi kaybedecek 263 Akan-Sel işçisi TÜMTİS üyesi olarak yasanın gidişatını dikkatle takip ediyorlar. Limanlarda çalışan işçilerin bölünmemesi için kavgaya devam edeceklerini söylüyorlar. Bizler de UİD-DER’li işçiler olarak mücadele deneyimlerimizi aktarmaya, işçi sınıfın gücünün birliğinden ve bilinçli örgütlülüğünden geldiğini anlatmaya devam ediyoruz.