
İşçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ta tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yüz binlerce işçi-emekçi alanlara çıkarak taleplerini haykırdı. Binlerce ağızdan çıkan ortak talepler haklılığını 1 Mayıs alanında tekrar kanıtladı.
Biz UİD-DER’li işçiler de 1 Mayıs günü kıpkızıl kortejimizle ve coşkulu sloganlarımızla Taksim’deki mitingde yerimizi aldık. Her yaştan kadın ve erkek işçilerin çoğunluğunu oluşturduğu kortejimizde aynı zamanda öğrenci kardeşlerimiz de vardı ve onlar da 1 Mayıs’ın gerçek anlam ve coşkusunu UİD-DER’le yaşadılar. İşçi sınıfı mücadelesini sabırlı ve kararlı bir şekilde yürüten derneğimizin kortejinde direnişçi işçilerin olması da oldukça anlamlıydı. Ve 1 Mayıs günü, İstanbul, Gebze, Mersin, Adana ve Ankara’da “Ücretler Yükseltilsin, İş Saatleri Kısaltılsın” talebiyle yürüttüğümüz 1 Mayıs çalışmalarımızın karşılığını alanlarda görmek bizler için heyecan vericiydi.
1 Mayıs öncesinde haftalar süren çalışmalar yapmış ve daha çok işçi kardeşimizi UİD-DER kortejine katmaya çalışmıştık. Bizimle birlikte ilk kez 1 Mayıs’a katılan pek çok arkadaşımız da oldu ve onların hem 1 Mayıs’a hem de UİD-DER’e ilişkin düşünceleri işimizi ne kadar doğru yaptığımızın bir göstergesiydi. Bunu her geçen sene giderek kitleselleşen kortejimizden, örgütlülüğümüzden de görebiliyoruz. Her geçen sene daha çok işçiyle, daha çok öğrenciyle haykırıyoruz sloganlarımızı ve bu, örgütlü işçilerin ne denli büyük bir güç olduğunu tekrar tekrar bilince çıkarıyor.
Bizler Ankara’dan geldik 1 Mayıs alanına ve Ankara’dan otobüse bindiğimiz anda başladı aslında 1 Mayıs coşkumuz. Şarkılarımız ve şiirlerimizle mücadele eden işçilerin güçlü olduğunu haykırıyor ve onurlu bir yaşam için mücadelenin zorunlu olduğunu dile getiriyorduk. Bir yandan derneğimizde birlikte hazırladığımız sandviçlerimizle karnımızı doyuruyor, bir yandan da uzun uzun sohbetler ediyorduk dostlarımızla 1 Mayıs’a dair, mücadeleye dair. Bizimle birlikte ilk defa 1 Mayıs’a katılacak dostlarımızın sayısı oldukça fazlaydı ve onların hem heyecanlarını hem de meraklarını paylaştık, gidermeye çalıştık. Ama bunun en iyisinin 1 Mayıs günü UİD-DER kortejinin oluştuğu zaman olacağını da iyi biliyorduk ki zira öyle de oldu. İlk defa bizimle katılan dostlarımız “biz alandaki en kalabalık gruptuk, keşke daha fazla kişi gelip görseydi burayı” gibi sözlerle örgütlü gücün verdiği haklı gururu yaşadılar.
Taksim’e giderken oluşturduğumuz kızıl kortejimizin coşkusu ve disiplini her sene olduğu gibi bu sene de aynı coşku ve disiplinle dönüş yolunda da etkisinden hiçbir şey kaybetmemişti. Bizimle birlikte gelen arkadaşlarımızın da söylediği gibi mitingin en güzel kısımlarından biri de her sene olduğu gibi alanı terk ediş biçimimizdi. Şarkılarımız ve marşlarımızla, sloganlarımızla dönüş yolunda da örgütlü davranmanın güzelliğini yaşadık ve alana nasıl örgütlü bir şekilde girdiysek yine sınıf bilincine yaraşır bir örgütlülükle 1 Mayıs alanını terk ettik. 2013 1 Mayıs’ında tekrar bir araya gelip “UİD-DER Yürüyor Mücadele Büyüyor” demek için işyerlerimize, okullarımıza, fabrikalarımıza doğru yola çıktık. 2013 1 Mayıs’ında masmavi gök altında daha büyük bir gelincik tarlası yaratmak için “2013 1 Mayıs’ında UİD-DER’le Alanlara!” diye haykıralım ve bunun için şimdiden çalışmalarımızı yükseltelim.