Merhaba dostlar. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de işçi ve emekçiler 1 Mayıs’ta alanlardaydılar. İşçi ve emekçi dostlarımızın İstanbul’daki buluşma alanı Taksim Meydanı’ydı.
Ben de bu 1 Mayıs’ta, her zaman olduğu gibi, UİD-DER’in düzenli, disiplinli ve örgütlü saflarında yerimi almak üzere yola çıktım. Sabah kalktık, büyük bir heyecanla kırmızı şapka ve önlüklerimizi giydikten sonra arabalarımıza bindik. Şarkılar, marşlar ve türküler eşliğinde yola koyulduk. Yürüyüş alanına geldiğimizde disiplinli ve tertipli kortejimizi oluşturduk. Yürüyüşe geçtiğimizde sınıfımızın talepleri olan sloganları haykırdık. Alana geldiğimizde, yüz binlerce emekçi kardeşimizin orada olduğunu görünce herkes gibi benim de tüylerim diken diken oldu. İşçilerin bir araya gelip de bir şey yapamayacağını söyleyenlerin o gün, o alanda olmalarını, işçilerin bir araya gelip nasıl kenetlendiklerini görmelerini isterdim. Yüz binlerce işçi ve emekçi dostumuzun o gün patronların yüreğine korku saldığından eminim.
Saatler ilerledi ve dönüş vakti geldi çattı. Tekrar örgütlü bir şekilde otobüslerimize doğru yola koyulduk. Marşlar söyleyerek ve sloganlar atarak yolumuza devam ettik. Yanımızda yürüyenlerin alkışlayarak, sloganlarımıza eşlik ederek bize destek olmaları, beni etkileyen bir başka faktördü. Şunu da söylemeliyim ki UİD-DER kortejinde bulunmaktan onur ve gurur duyuyorum.
Bir dahaki 1 Mayıs’a daha kalabalık gitmek ve UİD-DER’in disiplinli kortejinde daha çok arkadaşımla yan yana gelmek için çalışmalarıma şimdiden başlıyorum.
UİD-DER Yürüyor, Mücadele Büyüyor!