Hani eski filmlerde gazete satıcıları bağırarak söylerlerdi ya “yazıyor, yazıyor!” diye… Evet, günümüzde çıkan gazeteler de yazıyor ama neyi yazıyor? İş kazası geçiren bir işçiyi mi yazıyor? Hayır. Haklarını aradıkları için işten atılan işçileri mi yazıyor? Hayır. Bir işçinin haklarının ne olduğunu, emekçilerin sorunlarını mı yazıyor? Hayır. Peki, ama ne yazıp çiziliyor bu gazetelerde acaba?
Ben söyleyeyim; patronların kâra dayalı sisteminde bizim sessiz kalmamız, boyun eğmemiz ve mücadele etmememiz için yalanlar yazılıp çiziliyor bu gazetelerde. Patronların bizim sırtımızdan kazandıkları paralarla nerelerde eğlendikleri yazıyor. Patronlar bizi uyutmak için çıkarıyor bu gazeteleri. Peki, bizim sorunlarımızı, haklarımızı, mücadelemizi yazıp çizen bir yayın yok mu? Tabi ki var!
UİD-DER’in İşçi Dayanışması bülteni yazıp çiziyor. Hem de bu gazeteyi işçiler yazıyor, işçiler basıyor ve işçiler dağıtıyor. İşçi Dayanışması bülteni her ay işçilerin diliyle işçilere ulaşıyor. İşçi Dayanışması bültenimiz ellinci sayısına ulaştı. Yani elli aydır işçilerin bülteni işçileri anlatıyor. Ben de İşçi Dayanışması bültenini her ay düzenli takip eden bir işçiyim. Sadece kendim takip etmekle kalmıyorum, başka işçi arkadaşlarımın da takip etmesini sağlamaya çalışıyorum. İşçi Dayanışması’nın çıkmasını her ay sabırsızlıkla bekliyorum. Dünyadan haberler kısmında dünyadaki işçilerin sessiz kalmadığını, bu çürümüş sisteme karşı mücadele ettiklerini görüyorum, içim umutla doluyor. İş kazası geçiren işçilerin acısını yaşıyor ve bu sisteme lanet okuyorum. Mücadele ederek kazanan işçilerin haberini veya mektubunu görünce birleşen ve mücadele eden işçilerin gücünü görüyorum. Onların deneyimlerini İşçi Dayanışması sayesinde okuyor, öğreniyorum. Sorunlarımızın da aynı olduğunu okuyorum. Çıkar yolumuzun birleşmek olduğunu görüyorum. Haklarımız köşesinde bir işçi olarak haklarımı öğreniyorum. Bulmacasıyla hem eğlenip hem öğreniyorum. İşçi sınıfının sorunlarını, mücadelelerini anlatan şiirini okudukça coştukça, coşuyorum. Değişik sektörlerdeki işçilerin fabrikalarındaki deneyimlerini bizimle paylaşıyor İşçi Dayanışması ve bunların hepsini işçiler yazıyor.
Yazıyor, işçiden işçiye, işçinin diliyle yazıyor İşçi Dayanışması bülteni. Sorunlarımızı, haklarımızı, hem Türkiye’deki hem de dünyadaki işçi mücadelesinden deneyimleri yazıyor bültenimiz. Patronların bizi uyutmak için kullandıkları gazeteler yerine İşçi Dayanışması bültenini okuyalım ve çevremizdeki insanlara okutalım.