Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği sitesinde yayınlanmıştır (https://uidder.org)

Anasayfa > İşçi Hareketi > Mevsimlik İşçilerin Çilesi Bitmiyor

Mevsimlik İşçilerin Çilesi Bitmiyor

Yazın gelmesiyle mevsimlik işçiler yollara düşüyor. Bir taraftan inşaat işinde çalışmak üzere büyük kentlere göç edenlerin, diğer taraftan da pamuk, fındık, çay tarlalarına giden işçilerin çilesi bitmiyor. Trafik kazası, çalışırken yakalandıkları ölümcül hastalıklar, tükenen ömürler, erken çürüyen bedenler… Mevsimlik işçiler çoğu zaman yollarda trafik kazalarında hayatlarını kaybediyorlar. 3 Ağustosta Batman’dan Ordu’ya fındık toplamak için giden mevsimlik işçileri taşıyan minibüs devrildi. Bu kazada bir işçi hayatını kaybetti, 11 işçi ağır yaralandı. Yine 4 Ağustosta Diyarbakır’dan Ordu’ya giden işçilerin aracı kaza yaptı ve 17 kişi ağır yaralandı.

Hiçbir sosyal haktan faydalanamayan mevsimlik işçilerin yaşadığı bu kazalara “kader” deniyor. Yiten hayatların hesabı verilmiyor. Ölenlerin yakınlarına devlet sahip çıkmıyor. Yaralananların ve sakat kalanların ise zaten zor olan yaşamları daha da ağırlaşıyor. Mevsimlik işçiler iş güvencesinden yoksunlar. Çalışma saatleri belli değil. Sabahtan akşama dek kan ter içinde çalışan işçiler ailelerini geçindirebilecek, ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir ücret alamıyorlar. Patronlar genellikle ücretleri keyiflerine göre belirliyorlar. İşten çıkartılmaya karşı hiçbir güvenceleri yok. Sigortasız ve kayıt dışı çalıştırılıyorlar. İşçi sağlığı ve iş güvenliğine ilişkin koruyucu düzenlemeler 50 ve daha az sayıda işçinin çalıştığı işyerlerindeki tarım işçilerini kapsamıyor. Kamyon kasalarında, traktörlerde bir yerden başka bir yere taşınan işçiler, devrilen araçların altında kalıyor. Hiçbir sosyal güvenceden faydalanamayan işçilerin yolda geçirdikleri kazalar ise kayıtlara yalnızca trafik kazası olarak geçiyor. İş kazası tanımına bile girmiyor. Sanki işçiler çalışmak için değil, gezmek için yollara düşmüş gibi muamele görüyor. Geride kalan ailelerine hiçbir sosyal güvence sağlanmıyor.

findik-isci.jpg [1]

Çalışma bölgelerine ulaşan işçilerin dramı burada da bitmiyor. Tarladaki işlerin bitirilmesi, mahsulün toplanabilmesi için yalnızca ana ve babaların çalışması yetmiyor.  Mevsimlik işçiler çoluk çocuk demeden ailece çalışıyorlar. Okullar daha bitmeden iş başladığı ve okullar açıldığında ise işler hâlâ bitmediği için çocuklar okula gidemiyor, sokakta oyun oynayamıyorlar. Henüz çocukluk çağında, bedenleri yaşlanıyor. Üstüne üstlük tarla kenarlarında kurulmuş çadırlarda kalıyor, hayatlarını sağlıklı bir biçimde devam ettiremiyorlar.

Mevsimlik işçilerin çoğunluğunu Kürt kentlerinden gelenler oluşturuyor. Zor yaşam koşulları bir kenara, ayrıca Kürt oldukları için dışlanıyor,  aşağılanıyor ve saldırıya uğruyorlar. Kendi dillerini konuşmaları yasaklanıyor. Kimi zaman linç edilme tehlikesiyle karşı karşıya kalıyorlar. Bu nedenle, özellikle Karadeniz bölgesinde, çadırlarından çarşıya fazla çıkamıyorlar.

Mevsimlik işçilerin yaşadıkları tüm bu zor koşullara son verilmelidir! Mevsimlik işçiler iş güvencesi kapsamına alınmalı, gerekli iş güvenliği önlemleri alınmalı, sağlıklı bir şekilde taşınmalı ve ücretleri yükseltilmelidir! Göçmen işçilerin çocuklarının okutulabilmesi sağlanmalı ve çocuk işçilerin çalıştırılması yasaklanmalıdır! Mevsimlik işçilerin sigortasız, sendikasız çalıştırılmalarına izin verilmemeli ve örgütlenme hakkı tanınmalıdır! Milliyetçi ve ırkçı baskılara ve saldırılara son verilmelidir!

  • İşçi Hareketi [2]

Kaynak URL: https://uidder.org/mevsimlik_iscilerin_cilesi_bitmiyor.htm

Links
[1] https://uidder.org/file/findik-iscijpg
[2] https://uidder.org/taxonomy/term/137