
Sarıgazi temsilciliğimizde, işçi arkadaşlarımızla 16 Eylülde “Kara Nisan” adlı filmi izledik. Film, 1994 yılında 100 gün içerisinde 1 milyona yakın insanın katledilmesini konu ediyordu. Ruanda’nın geçmişinde halklar kardeşçe yaşarken suni ayrımlar yaratılarak halklar birbirine düşman edildi. Milliyetçiliğin, kendinden olmayanların düşman görülmesinin sonuçlarının anlatıldığı film, izleyen herkesi çok etkiledi.
Ruanda’nın tarihi, büyük devletlerin halklar arasındaki ayrımları nasıl kaşıdığını kanıtlar. Birinci Dünya Savaşı’nın ardından Raunda, Belçikalıların yönetimine verilir. Belçikalılar, Ruandalıları kahve tarlalarında kırbaç zoruyla çalıştırmaya başlarlar. Onları daha kolay yönetebilmek için de birbirinden ayrı görünmeyen, ortak dil ve kültüre sahip Hutu ve Tutsi’leri ayırmaya ve bu ayrımcılığı körüklemeye başlarlar. Belçika, herkese, kendi ırkını gösteren kimlikler dağıtır ve Tutsilere ayrıcalıklar tanır. Belçika öylesine yapay ayrımlar dayatır ki ince yapılı, narin, uzun boylu ve güzel görünümlü olanları, hatta 10 inekten fazlasına sahip olanları Tutsi kabul eder. Böylelikle düşmanlık tohumları iyice kök salar. İkinci Dünya Savaşının ardından Raunda bağımsızlığını kazanır. Ancak birbirine düşman edilen halklar bir daha barışamaz. İktidara gelen Hutular, Tutsileri katlederler. 1992’ye kadar ülkede iç savaş sürer. Hutular, bu savaşı kazanmak tarihin en korkunç katliamlarından birine hazırlanarak 1994 yılında korkunç bir saldırı gerçekleştirirler.
Bu katliama emperyalist ülkelerden de destek gelir. Örneğin Çin’den satırlar, palalar gelirken, Fransa asker eğitir, silah gönderir. 6 Nisan 1994’te, Nisan yağmurlarının başladığı tarihte, radyodan yapılan anonsla birlikte, yüz binlerce Tutsi katledilmeye başlanır. Dünya bu katliama seyirci kalır. Buraya müdahale etmek istemeyen ülkeler, yaşananın soykırım olduğunu inkâr ederler.
Ruanda’da yaşanan tarihin en kanlı katliamlarından biridir. Bunların bir kere daha yaşanmaması için milliyetçiliğin ne demek olduğunu bilmeliyiz. Bugün de ayrımlar kışkırtılıyor, halklar düşmanlaştırılmaya çalışılıyor. Bu oyunlara gelmeden halkların kardeşliğini yükseltmeliyiz.