
KESK’e bağlı Tüm Bel-Sen üyesi itfaiye ve zabıta emekçileri yaşadıkları hak gasplarını protesto etmek için Ankara’da bir araya geldi. İzmir, Mersin, İstanbul başta olmak üzere çeşitli illerden gelen işçiler, iki koldan iş kıyafetleriyle yürüdüler. Zabıta işçileri saat 11.30’da Demirtepe Köprüsü’nden, İtfaiye işçileri yine aynı saatte Kurtuluş İtfaiyesi önünden yürüdüler. Buluşma yeri olan Güvenpark’a zabıta işçileri sorunsuz ulaşırken, itfaiye işçileri polis engeliyle karşılaştı. Polis, Kızılay Meydanı’nda yürüyüşün yasak olmasını gerekçe gösterdi, işçilere engel olmaya çalıştı. Görüşmelerin ardından işçiler, Sakarya Meydanı’ndaki metro istasyonunu alt geçit olarak kullanıp Güvenpark’a ulaştılar. Polis barikatına tepki gösteren işçiler, polisi alkışlar ve ıslıklarla protesto ettiler.
Güvenpark’a ulaşan işçiler attıkları sloganlarla yaşadıkları hak gasplarına tepki gösterdiler. Basın açıklamasını Tüm-Bel-Sen Genel Başkanı Vicdan Baykara gerçekleştirdi. Baykara, zabıta ve itfaiye emekçilerinin gerektiğinde yaşamlarını hiçe sayan özverili çalışmalarına rağmen, ekonomik ve sosyal haklarını almakta sorun yaşadıklarına değindi. Baykara, İtfaiye Haftası nedeniyle seslerini güçlü bir biçimde duyurmak istediklerini, yürüyüş ve basın açıklamasını bu nedenle gerçekleştirdiklerini söyledi.
İtfaiye ve zabıta işçilerinin taleplerini 10 madde halinde sıralayan Baykara, bu maddelerin taleplerin yalnızca bir kısmını yansıttığına dikkat çekti. Baykara, taleplerinin takipçisi olacaklarını şu sözlerle vurguladı: “Bu temel taleplerin gerçekleşmesi için mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu kapsamda ülke genelinde bütün itfaiye ve zabıta emekçilerine yönelik anket çalışmaları yaptık. TBMM’nin açılışını takiben siyasi partilerin grup başkan vekilleri ile de görüşerek bu anketlerin sonuçlarını rapor halinde sunacağız. Yaşanılan sorunların çözümü yönünde bir kez daha onları göreve davet edeceğiz.”Baykara’nın ardından sözü KESK Genel Başkanı Lami Özgen aldı. Özgen, sahte toplu sözleşme yasaları ile kamu emekçilerinin sorunlarının görüşülmediğini ve bu sorunların ortada durduğunu söyledi. Bu sorunların ve taleplerinin toplu sözleşme masasında konuşulması gerektiğini söyleyen Özgen, diğer konfederasyonları hükümetin politikalarına destek verdikleri için eleştirdi. Eylemde sık sık “Can Güvenliği İstiyoruz”, “Toplu Sözleşme Hakkımız, Grev Silahımız”, “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!” sloganları atıldı.
İtfaiye ve zabıta işçilerinin talepleri şöyle:
İtfaiye ve zabıtalığın bir meslek olduğu resmi olarak kabul edilmeli ve bu meslekleri yerine getiren emekçilerin can güvenliklerini korumaya yönelik gerekli tedbirler alınmalıdır.
İtfaiyeci ve zabıtaların yaralanma ve sakat kalmaları halinde kendilerine; ölümleri halinde ise ailelerine maddi tazminat ödenmelidir.
İtfaiye ve zabıta emekçilerine, 24 saat aralıksız görev yapmalarından dolayı ödenen maktuen kadro karşılığı fazla çalışma ücretleri merkezi yönetimince değil, belediye meclislerince belirlenmelidir.
Maktu “fazla mesai” ücretleri emeklilik maaşlarına yansıtılmalı ve çalışanın dinlenme hakkı olan yıllık izin döneminde kesilmemelidir.
Zabıtalara yıpranma hakkı tanınarak fiili hizmet zammından yararlanmaları sağlanmalıdır.
Yangınla mücadele, hem müdahale anında hem de daha sonrasında etkileri olan oldukça riskli bir görev olup aynı zamanda bir ekip işi olduğundan fiili hizmet zammı tıpkı Türk Silahlı Kuvvetler ve Emniyet kadrolarında görev yapan personel gibi ayrımsız bir şekilde bütün itfaiyecilere kadro karşılığı her ay düzenli olarak uygulanmalıdır.
İtfaiyecilerin ve zabıtaların çalışma süresince hak ettiği ek yevmiye ve yemek ücretleri düzenli yatırılmalıdır.
İtfaiyecilerin ve zabıtaların hak ettikleri memuriyet derecesine inmesini engelleyen belediye norm kadro yönetmeliği ve itfaiye yönetmeliğinde eşitsizliği giderecek düzenlemeler yapılmalıdır.
Zabıta çalışanlarının görevlerinin ve görev yerlerinin belediye başkanlarının keyfi tutumlarına göre belirlenmesi, yasalara ve yönetmeliklere aykırı çalıştırılması önlenmelidir.
Zabıtaların görev, yetki ve sorumluluklarını düzenleyen “Zabıta Kuruluş Kanunu” ve buna bağlı olarak “Belediye Zabıta Yönetmeliği” günün ekonomik ve toplumsal ihtiyaçları temelinde yeniden düzenlenerek zabıta hizmetleri için ülke genelinde asgari standartlar belirlenmelidir.