
Kürt halkının taleplerinin karşılanmasını isteyen sendikacılar, “Ölüm Değil Çözüm İstiyoruz”, “Savaşa Hayır Barış Hemen Şimdi”, “Anadil Haktır Engellenemez”, “Tecridi Kaldırın Ölümleri Durdurun”, “Biji Bıratiya Zindane”, “Zindanlar Yıkılsın Tutsaklara Özgürlük!” sloganlarını haykırdılar. Basın açıklamasını yapan KESK Genel Başkanı Lami Özgen, hükümete seslenerek “ölümlere bu kadar yaklaşmışken daha neyi bekliyorsunuz?” diye sordu. Özgen konuşmasına şöyle devam etti: “Açlık grevleri bir ülkede demokrasinin, eşitliğin ve özgürlüğün olmadığı siyasal
sistemlerin bir sonucudur. Açlık grevlerine seyirci kalmak ölümlere seyirci kalmaktır. Taleplere karşı sürdürülen duyarsızlık ise AKP hükümetinin altından kalkamayacağı sonuçları doğuracak, toplumun vicdanında derin yaralar açılacaktır. İnsan yaşamının söz konusu olduğu bugünlerde artık içinde bulunduğumuz her gün, her saat, hatta her dakika, yaşamı ölüm karşısında daha da mağlup etmektedir. Bizler emek ve demokrasi örgütleri olarak, yaşadığımız yüzyılda bir utanç tablosu yaşamamak, artık bir insanımızı dahi yitirmemek için bir an önce diyalogların çözüme ulaşmasını istiyoruz. AKP hükümeti bir an önce üzerindeki bu sorumluluğu yerine getirmelidir. Aksi halde bu utanç tablosunun mimarı olarak, yitip giden yaşamların sorumlusu kendisi olacaktır.”Özgen konuşmasını sonlandırırken 11 Kasım Pazar günü Türkiye’nin bütün illerinde gerçekleştirecekleri yürüyüş ve oturma eylemleriyle üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmeye devam edeceklerini söyledi. Basın açıklamasının ardından yarım saat oturma eylemi yapıldı ve eylem sloganlarla sona erdi.