Topkapı Şişecam fabrikası işçileri, yönetimin fabrikayı Eskişehir'e taşıma kararına karşı, aileleriyle birlikte fabrikayı terk etmiyor, direniyorlar. İşçiler ve aileleri, direnişlerinin 3. günü olan 30 Aralıkta Taksim Tünel'deki Paşabahçe mağazası önüne gelerek, halkı Paşabahçe’yi boykot etmeye çağırdılar. Kristal-İş üyesi işçiler eşleriyle, çocuklarıyla fabrika önünden otobüslere binerek Şişhaneye geldi, buradan da Paşabahçe mağazasına yürüdüler.
Şişhaneden yürüyüşe geçen işçiler ve aileleri yürüyüş boyunca “İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız”, “Şişecam İşçiyi Sokağa Atma”, “Şişecam İşçiyi Ne Hale Soktun”, “Direne Direne Kazanacağız!” sloganlarını haykırdılar. Paşabahçe mağazası önüne gelen işçiler, sloganlarını daha coşkulu ve öfkeyle haykırdılar. Mağaza içerisine girmeye çalışan işçilere polisler engel oldu. Kristal-İş Sendikası yetkililerinin görüşmeleri sonucunda on işçinin içeri girmesine izin verildi. Diğer işçilerin de içeri girmeye çalışması üzerine mağazanın kapısı çevik kuvvet polisi tarafından kapatıldı. Bu olay işçileri iyice öfkelendirdi ve yuhalamalarla ıslıklarla polis protesto edildi. Bu defa işçiler “Yılgınlık Yok Direniş Var!” “Emeğe Uzanan Eller Kırılsın!”, “Yaşasın Onurlu Mücadelemiz!” sloganlarını haykırdılar. İşçiler alkışlar, ıslıklar ve sloganlar eşliğinde oturma eylemine geçtiler.
Oturma eyleminin ardından Kristal-İş İşyeri Baş Temsilcisi Sinan Uçar, işçiler adına basın açıklaması yaptı. Şişecam'ın yıllardır işçilerin sırtından bu hale geldiğini, işlerini bittiğindeyse sokağa atıldıklarına değindi. Uçar şöyle konuştu: “Şişecam’ı bugüne biz getirdik. 1968'de 1 fabrikayken şimdi 13 fabrika. Birçok ülkede üretim yapıyor ve dünyada büyük şirketlerden birisi. Fakat emeğimizle bu hale getirdiğimiz fabrikada 3 gündür direnişteyiz. 420 işçi olarak biz buraya ömrümüzü verdik. Biz işimize sahip çıkarak tekrar üretelim istiyoruz. Çocuklarımızla eşlerimizle buradayız. Yarın akşam yeni yıla gireceğiz. Yeni yıla camları puslu, bacaları tütmeyen fabrikada gireceğiz. Ölümüne direniş yapacağız.”
Uçar, yıllardır patronun “biz bir aileyiz” aldatmacasına değinerek şöyle dedi: “Sahibiysek neden ürettiğimiz ürünlerin satıldığı mağazaya giremiyoruz. Hani bu şirketin en değerli varlıklarıydık! Şimdi ne oldu, gözden mi düştük? Biz yeni yıla fabrikada soğan, zeytin, peynir ekmek yiyerek gireceğiz. Onlar ise şömine önünde şampanya patlatsınlar!”
Basın açıklamasının ardından işçiler alkış ve sloganlarla Galatasaray Lisesi önünden yürüyüşe geçtiler. TRT binası önüne geldiklerinde sloganlarla TRT'yi de protesto ettiler. İşçiler otobüslere binerek fabrikaya gitmek için yola çıktılar.