Fabrikalarda çeşit çeşit uygulamalar var. Kimi fabrika 30 yaşını aşmış diye, kimisi türbanlı diye, kimisi de akraba diye işe almıyor. Hani patron beylerin fabrika prensipleri vardır ya, işte o yüzden! Geçenlerde iş ararken beni şaşırtan bir olayla daha karşılaştım. Fabrikanın güvenliğine “iş arıyorum” dedim. Güvenlik “müdür beye haber vereyim” dedi. Müdür bey kasıla kasıla geldi. Daha önce nerede çalıştığımı sordu. Ben de söyledim. “Evli misin” dedi. “Hayır değilim” dedim. “Biz bekâr işçiyi işe almıyoruz” dedi. Benim gözlerim önce bir büyüdü şaşkınlıktan, ağzım açık kaldı, çünkü ilk defa böylesine saçma bir durumla karşılaşmıştım. Şaka mı yapıyorsunuz diye sordum, müdür “hayır şaka yapmıyorum, bekâr çalıştırmıyoruz” dedi. Önce bir yutkundum, “ama nasıl olur bu, neden” dedim. Müdür “fabrikamızın prensibi böyle” dedi ve gitti. Ben şok olmuş bir vaziyette düştüm yola.
Patronlar kendi keyiflerine göre kurallar koyup uyguluyorlar. Hep patronların prensipleri var, hep onların kuralları var. İş görüşmesine gittiğimizde onlar biz işçilerden birçok şey istiyorlar. İşe ihtiyacımız olduğundan patronun isteklerini dinlemekten başka bir çaremiz olmuyor. Utanmasalar gelin bedavaya çalışın diyecekler. “Dünyanın çivisi çıkmış” diye bir söz vardır ya, bence asıl patronların çivisi çıkmış, ne yapacaklarını şaşırmışlar. Karşılarında dağınık işçiler olduğu için patronların çivileri iyice gevşemiş. Biz işçiler birlik olmadan patronların kurallarının ardı arkası kesilmeyecek. Örgütlenirsek biz işçilerin de patronlara karşı kurallarımız ve prensiplerimiz olur.