
24 Şubatta Tuzla’da, Sarıgazi’de, Sefaköy’de ve Gebze’de düzenlenen “Sermayenin Büyümesinin Bedeli: Artan İş Kazaları” adlı seminere pek çok sektörden yüzlerce işçi katıldı. Tersane, metal, sağlık, deri, hizmet-büro, tekstil, matbaa ve set işçileri, iş güvenliği uzmanları ve kampanya vesilesiyle UİD-DER’i tanıyan işçiler seminerde buluştular. Tuzla’daki temsilciliğimize Genel-İş 1 Nolu Şube Başkanı Mahmut Şengül, Şube Sekreteri Erol Kanberoğlu, şube yönetimi, işyeri temsilcikleri ve Süreyyapaşa Hastanesi’nde direnişte olan işçiler katıldılar. Sefaköy’deki seminere ise direnişte olan THY işçileri katıldılar.
Seminerlerin ilk bölümünde, sermayenin ve Türkiye ekonomisinin büyümesi ile iş kazalarındaki paralelliğe dikkat çekildi. Türkiye ekonomisinin büyüdüğü, işçilerin çalışma koşullarının arttığı, iş kazalarının durmadığı dile getirildi. Fakat tüm bunlara rağmen işçilerin, büyüyen ekonomiden/toplumsal değerden faydalanmadığına ve işçilere düşük ücretlerin reva görüldüğüne vurgu yapıldı. Seminerin bir bölümünde ise, iş kazalarının ve işçi ölümlerinin durmadığı, yürürlüğe girmiş olan İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası’nın yeterli olmadığı ve diğer taraftan bu yasanın bile uygulanmadığı çarpıcı örneklerle anlatıldı. İşçiler, sunumlar sırasında söz alarak yaşadıkları kazaları anlattılar ve iş kazalarının ne denli can yakıcı olduğunun canlı tanıkları olarak, UİD-DER’in kampanyasının önemini kendileri üzerinden ortaya koymuş oldular. Seminerin ikinci kısmında, işçilerin yaşadığı sıkıntılar, işyerlerinde iş güvenliği önlemlerinin alınıp alınmadığı, yasanın uygulanıp uygulanmadığı ele alındı, sorular cevaplandırıldı. Tuzla’daki seminerde söz alan Genel-İş 1 Nolu Şube Başkanı Mahmut Şengül, seminerde de üzerinde durulan taşeronluk konusuna değindi, taşeronluk düzeni ile iş kazalarının arttığını kendi somutluklarından anlattı. Sendikaların bu konuda duyarlı olmasını isteyen Şengül, sendikaların şu ya da bu düzen partisinin siyasetini yapmamasını, onların taşeronu olmamasını, işçilerin sorunlarına sahip çıkmaları gerektiğinin üzerinde durdu.Seminere katılan işçilerden gelen sorulardan bazıları şunlar oldu:
İşçiler, neden iş kazaları hiç kendi başlarına gelmeyecekmiş gibi düşünüyorlar?
- İşyeri hekimlerinin ve iş güvenliği uzmanlarının patronlardan bağımsızlığından, ücretlerinin fondan ödenmesi gerektiğinden söz ettiniz. Neden böyle olmalı? Onlar da bu talebi destekler mi?
Stantlarda imza toplamanın bir faydası oluyor mu? AKP iktidarı boyunca taşeronlaştırma büyüdü, iş kazaları ve işçi ölümleri de arttı. Sorun AKP mi?
Taleplerimizi hayata geçirmek için ne yapmamız lazım?
Soruların cevaplandırıldığı ve işçilerin sorunlarını paylaştığı etkinlikte, işçilerin sorunlarına sahip çıkması gerektiğine vurgu yapıldı. İşçiler örgütlenmediği ve kendi sorunlarına sahip çıkmadığı müddetçe iş kazalarının durmayacağı; ağır, uzun ve kötü çalışma koşullarının son bulmayacağı belirtildi. Sendikaların kendi görevlerini yapması ve harekete geçmesi gerektiği vurgulanarak mücadele çağrısı yapıldı.